Mevlânâ ibn-i Ömer

Mevlânâ ibn-i Ömer hazretleri, Medine-i münevverede Tabiîn devrinin meşhûr âlimlerindendir. Abdullah İbn-i Ömer (radıyallahü anh)  onu, katıldığı muharebelerden birisinde esîr etti ve İslam terbiyesi ile yetiştirerek büyük bir İslam âlimi olmasını sağladı. Fıkıh ve hadîs ilimlerinde söz sahibi idi. Çok hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. 117 (m. 735)’de vefât etti. Rivâyet…

Devamını oku

Ahmed Nahlâvî

Ahmed Nahlâvî rahmetullahi aleyh, Osmanlı devleti zamanında Şam’da yaşayan evliyâdandır. 1670 (H. 1081) senesinde doğdu. 1744 (H.1157)’de vefât etti. Nahlâvî tahsil çağına geldiğinde ilk olarak Kur’ân-ı kerîm okumayı öğrendi. Bir gün evliyânın büyüklerinden Şeyh Halîl ile karşılaştı ve o zâtın talebesi oldu. Tasavvuf yolunda ilerleyen Ahmed Nahlâvî, yüksek dereceler sâhibi…

Devamını oku

Ebüssü’ûdzâde Mustafa Efendi

Mustafa Efendi, Şeyhülislâm Ebüssü’ûd Efendi’nin oğludur. 965 (m. 1557)’de doğdu. 1008 (m. 1599)’da İstanbul’da vefât etti. Bir dersinde talebelerine şöyle buyurdu: “Âlim olan kimse, dînî ilimleri öğrettikten sonra talebelerini ahlâk ilmini öğrenmeye teşvik etsin. Yoksa ilimsiz, amelsiz tasavvuf zındıklıktır. Biz bunun böyle olduğuna şâhid olduk. Hakîkî mürşid-i kâmil, talebelerini, ilk…

Devamını oku

İbn-i Mesrûk Tûsî

İbn-i Mesrûk Tûsî hazretleri, büyük velîlerdendir. İran’da Tûs’ta doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. Bağdât’ta yaşadı. 910 (H.298)’de vefât etti. İlim tahsîli için Rey ve Horasan civârını dolaştı. Bağdât’a yerleşti. Cüneyd-i Bağdâdî, Sırrî-yi Sekatî, Hâris el-Muhâsibî ve diğer velîlerin sohbetlerinde yetişip olgunlaştı. İnsanların haklarına çok saygı gösterirdi. Sebebi sorulunca; “Müminlerin hakkına saygı,…

Devamını oku

Abdülkâdir Şeyhî Efendi

Abdülkâdir Şeyhî Efendi, Osmanlı Devleti’nin ondokuzuncu şeyhülislâmıdır. 920 (m. 1514) senesinde İstanbul’da doğdu. 1002 (m. 1593) senesinde vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki: Akıllı kimseye yakışan, tövbeyi kendisine âdet edinmesi, işlediği hatâ ve günahlardan sonra pişman olması ve istiğfar etmesidir. Umulur ki, böyle yapan kimse, nefsinin şerrinden ve amelinin kötülüğünden…

Devamını oku

Hızırbeyzâde Ahmed Paşa

Hızırbeyzâde Ahmed Paşa, İstanbul Kadısı Hızır Bey’in oğludur. Kendisine “Paşa” denilmesi, yaşının ileri, i’tibârının fazla olmasından dolayıdır. Yoksa, kendisi paşa olmamıştır. 927 (m. 1521)’de Bursa’da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki: Kader değişmez. Kazâ, kadere uygun olarak meydâna gelir. Kazâ, her gün çok değişip, sonunda kadere uygun olunca yaratılır. Kazâ-i…

Devamını oku