Pîrî Baba

Pîrî Baba, Ahmed Yesevî hazretlerinin Anadolu’ya İslâmiyeti yaymak için gönderdiği altı halîfesinden biridir. Merzifon’a yerleşip kurduğu zâviyede uzun yıllar İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlatmıştır… Pîrî Baba hazretleri, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki: Allahü teâlâ, insanlarda da şehvet ve gadab kuvvetlerini yaratmış ise de, insanların muhtaç oldukları şeylere kavuşmaları…

Devamını oku

Seyyid Ali Hemedânî

Ali Hemedânî hazretleri, Horasan’ın meşhûr velîlerindendir. Peygamber efendimizin soyundan olup seyyiddir. 1384 (H.786) senesinde vefât etti. Kabri Hıtlan’dadır. Aklî ve naklî ilimlerde büyük âlim idi. Pekçok insanın saâdetine vesîle oldu. Seyyid Ali Hemedânî hazretleri fütüvvetle ilgili olarak buyurdu ki: Ey azîz! Ahî (kardeşlik) sözü halk arasında kullanılan bir lafızdır. Bunun…

Devamını oku

Yanyalı Sinân Efendi

Sinân Efendi, İstanbul velîlerinden olup Yunanistan’da, Yanya’da doğdu. Tahsîlini İstanbul’da yaptı. Merkez Efendinin teveccüh ve dualarına kavuştu. Harem-i şerîf şeyhliği vazîfesine tâyin olundu. Bu sebeple Medîne-i münevvereye gitti. 1581 senesinde orada vefât etti. Bu mübarek zat, bir sohbetinde buyurdu ki: Emîrülmü’minîn Alî “kerremallahü vecheh” buyuruyor ki: Resûlullah “sallallahü aleyhi ve…

Devamını oku

Muhammed Zuğdân

Muhammed Zuğdân hazretleri, Mısır’daki evliyânın büyüklerindendir. 1417 (H.820) senesinde Tunus’ta doğdu. 1476 (H. 881) senesinde Kâhire’de vefât etti. Karâfe’deki eş-Şâziliyye Kabristanına defnedildi… İbn-i Zuğdân buyurdu ki: “Kötü arkadaşları terk etmek istersen, ilk önce kendindeki kötü ahlâkı bırak. Nefsin, sana herkesten daha yakındır. En yakına emri mârûf yapmak daha önce gelir.”…

Devamını oku

Sâlim bin Abdullah

Sâlim bin Abdullah hazretleri, Tâbiînin büyük fıkıh âlimlerindendir. Hazret-i Ömer’in (radıyallahü anh) torunu olup, babası Eshâb-ı kirâmdan büyük âlim Abdullah bin Ömer hazretleridir. Medîne-i münevverede 725 (H.106) senesinde vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce halife Ömer bin Abdülazîz ona mektup yazarak hazret-i Ömer-ül Fârûk’un mektublarından birisini kendisine yazmasını istedi.…

Devamını oku

Hasan Hamdi Efendi

Hasan Hamdi Efendi, Nakşibendî yolunun ileri gelenlerindendir. Aslen Afyon-Sandıklı’dandır. 1904’te İstanbul’da vefât etti. Fâtih Câmii haziresinde medfûndur. Vefatından kısa bir zaman önce, kendisine sorulan bir suale cevap olarak buyurdu ki: “Ezelde herkesin said veya şakî olacağı takdir edilmiş ise, Cennetlik olanın da, Cehennemlik olanın da, çalışması ne fâide verir, suâline…

Devamını oku