Mürüvvet sahibi…

Mürüvvet, başkalarına iyilik etmek, iyilikleri sevmek demektir. 1) İnsanlardan değil, sâdece Allahü teâlâdan korkmak. Âl-i İmrân sûresi 173. âyet-i kerîmesinde meâlen buyuruldu ki: “Onlar öyle kimselerdir ki, insanlar kendilerine; ‘Düşmanlarınız size karşı ordu hazırladı. O hâlde onlardan korkun’ (dediler) de, bu söz, onların îmânlarını arttırdı ve üstelik; ‘Allah bize kâfidir ve O ne güzel vekîldir’ dediler.”
2) Belâ ve musibetlere sabretmek. Kasas sûresi 54. âyet-i kerîmesinde meâlen buyuruldu ki: “İşte bunlara, sabırlarından dolayı mükâfatları iki kat verilecektir. Bunlar, kötülüğü iyilikle savarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayra harcarlar.”
3) Ni’metlere şükretmek.
4) Allahü teâlânın emrini, kendi nefsinin arzusuna tercih etmek.
5) insanlara yardım etmek ve faydalı olmak.
Ahnef bin Kays hazretlerine mürüvvetin ne olduğu suâl edildiğinde cevaben buyurdu ki: “Güzel dostluk, doğru konuşmak, her yerde ve her ân Allahü teâlâyı hatırlamak.”
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Beş şey, beş şeyin karşılığıdır: 1- Verilen sözde durulmazsa, düşmanlar musallat olur. 2- Allahın emrine uyulmazsa, fakirlik yaygınlaşır. 3- Fuhuş yaygınlaşırsa, ölümler çoğalır. 4- Ölçü ve tartıda hile yapılınca, bereket kalkar ve kıtlık gelir. 5- Zekât verilmezse, yağmur yağmaz olur.)
(Müslümanın Müslüman üzerinde beş hakkı vardır:
1- Karşılaşınca selâm vermek.
2- Davetine icabet etmek.
3- Nasihat isterse yol göstermek.
4- Aksırıp Elhamdülillah derse, Yerhamükellah demek.
5- Hastalanırsa ziyaretine, ölürse cenazesine gitmek.)

Comments are closed.