Bekir bin Abdullah Müzenî hazretleri, yaşlı birini görse, kendi kendine; “Bunun ibâdeti benimkinden çoktur. Onun için o benden daha fazîletlidir” derdi.
Genci görse, o zaman da;
“Benim günahım onunkinden fazladır. O halde Allah katında o benden daha kıymetlidir” derdi.
SÜKÛT ETTİ
Birisi, bu zâta kötü sözler söyledi. Fakat O cevap vermeyip, sükût etti. Bu defâ adam daha da çirkin sözler söylemeye başladı.
O yine sustu.
Yanındakiler;
“Efendim, o adam size hakâret ediyor, siz susuyorsunuz. Susmayın, siz de ona kötü bir şeyler söyleyin, hakaret edin” dediler.
Onlara döndü.
Cevap olarak;
“O benim hakkımda bir şeyler biliyor ki söylüyor. Ama ben onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum” buyurdu.
BİR TOKAT
Bu zât bir gün de; “Bir kimseyi ziyâfete çağırsalar o da ev sâhibine sormadan yanında misâfir getirse, bir tokat hak etmiştir” buyurdu.
Ve ilâve etti:
“Ev sâhibi o kişiye; “Şuraya buyurun” dediği zaman; “Hayır şuraya oturayım” derse, o adam iki tokat hak etmiştir.”
Devam etti.
Ve şöyle dedi:
“Yemek esnâsında misâfir ev sâhibine; “Haydi siz de buyurun, siz de yiyin!” derse, o adam üç tokat hak etmiş olur.”
Nasihat istediler.
Onlara cevâben;
“Güzel huylu olmak, herkese güler yüzlü olmak, yumuşak davranmak ve kolaylık göstermektir” buyurdu.