İkrime bin Ebi Cehil (radıyallahü anh), Ebu Cehil’in oğlu olup önce İslam’a büyük düşmandı. Mekke’nin fethedildiği gün öldürülmesi emir buyurulan altı kişiden biriydi. O gün Yemen’e kaçmak için gemiye bindi.
Yolda fırtına çıktı.
Gemi batıyordu.
O anda kalbinden “Kurtulursam Muhammed’in ayaklarına kapanacağım” diye niyet etti.
***
Hanımı iman etmişti. Resulullah’a gitti ve İkrime için eman istedi. Yani affını talep etti. Efendimiz de Eshaba dönüp “İkrime, Allahü teâlânın emanındadır, kimse ona ilişmesin!” buyurunca Yemen’e gitti.
Ve İkrime’ye:
“İnsanların en iyisinden sana eman getirdim” dedi.
***
İkrime çok sevindi. Birlikte Mekke’ye dönüp beraberce Resulullah’ın huzuruna geldiler. Efendimiz, Hazret-i İkrime’yi ayakta karşıladı. Kucaklaştı ve oturdu.
Onlar da oturdular.
Hanımının yüzü kapalıydı.
***
Hazret-i İkrime, Efendimize “Zevcem, benim için sizden eman almış” dedi.
Ve başını eğdi.
Heyecanlıydı.
Resûl-i Ekrem Efendimiz “Zevcen doğru söylemiş, sen emniyettesin” buyurdular.
***
O vakit çok sevinip “Yâ Resulallah! Önceki yaptıklarıma pişmanım, bana İslamiyet’i anlat” dedi.
Efendimiz anlattı.
O, dikkatle dinledi.
Ve şehadeti söyleyip Müslüman oldu. (“Menâkıb-ı çihâr yâr-i güzîn” kitabından alınmıştır.)