Puta tapmak ve şirk

Sual: Müşrikler de putların yaratıcı olmadığını bilip, sadece, putları Allah’a yaklaşmak için vesile ediyorlar. Bunlar müşrik oluyor da, evliyayı Allah’a yaklaşmak için vesile eden niye müşrik olmasın?
CEVAP: Evliya-yı kiramı putlara benzetmek çok çirkindir. Müminler, enbiyaya ve evliyaya tapınmıyor, bunların Allahü teâlâya şerik [ortak] olmadığını biliyorlar. Enbiyanın ve evliyanın, Allahü teâlânın sevdiği kulları olduğuna, Allahü teâlânın, bu sevdiklerinin bereketiyle, diğer kullarına merhamet edeceğine inanıyorlar. (Zararı ve faydayı yaratan yalnız Allahü teâlâdır. Tapınmaya hakkı olan yalnız Odur. Sevdiklerinin bereketiyle kullarına merhamet eder) diyorlar. Müşrikler de, putlarının yaratıcı olmadığını söylüyorlarsa da, putların tapınmaya hakları olduğuna inanıyor, bunun için tapınıyorlar. (Putların ibadet edilmeye hakkı vardır) dedikleri için müşrik oluyorlar. Yoksa, müşrik olmaları, (Bize şefaat etmelerini istiyoruz) dedikleri için değildir. Putlardan şefaat beklemek de elbette bâtıl, yani bozuk bir inanıştır. Böyle inanmak caiz değilse de, bâtılsa da, şirk de değildir. Putlara tapınmak şirktir. (F. Bilgiler)
Sual: Allahü ekber kelimesindeki hü, bir elif miktarı mı çekilir? Hu diye de okunur mu?
CEVAP: Hayır, hiç çekilmez. Sadece hü denir. Hu da denebilir; ama He harfinin Ha harfiyle karışmaması için, He olduğunun bilinmesi için, hü demek daha iyi olur. Osmanlılar hep hü diye okumuşlardır.
Sual: Hangi sanat daha kıymetlidir?
CEVAP: Dinimizde her sanat kıymetliyse de, insanlara faydası çok olan sanatlar -manifaturacılık ve ayakkabıcılık gibi- daha çok övülmüştür. Avcılık da mubah bir sanatsa da, keyif için yapılması yasaklanmıştır. İhtiyaç veya geçim için yapmak caiz ise de, başka bir sanatı tercih etmeli, çünkü can yakmak makbul değildir.
Sual: Abdestte, ağza ve burna su vermek, dört mezhepte de, sünnet midir?
CEVAP: Hanbelî mezhebinde farz, diğer üç mezhepte sünnettir. (Mezahib-i Erbea)
Sual: Mülk suresinin sonu soru şeklindedir. Mealen, (Suyunuz yerin dibine çekilse, söyleyin, size kim temiz bir akarsu getirebilir?) deniyor. Bu sure okununca, Sadakallah-ül-azim denmez mi?
CEVAP: Elbette denir. Sadakallah-ül-azim demek, (Azim olan Allah doğru söyledi) demektir.

Comments are closed.