Sana fedâ olsun yâ Resûlallah!..

Resûl-i ekrem Efendimiz bir sabâh namâzını kıldıktan sonra, mübârek arkasını mihrâba verdiler. Eshâbı güzîne
Şöyle anlattılar:
Rüyâda Cennetin etrâfını seyrederken, bir büyük köşk gördüm. Yüksekliği yüz fersâh idi.
O zaman hâtırıma;
“Bu yüksek makâm acaba hangi Peygamberindir” diye geldi.
Böyle düşünürken,
Melekleri gördüm.
Yanlarına varıp;
“Bu yüksek makâm, acabâ hangi peygamberindir?” diye sordum.
O melekler cevâbında;
“Hiçbir Peygamberin değildir.
Arab evlâdından bir kimsenindir” dediler.
“Ben Arab evlâdıyım” dedim.
“Kureyş’tendir” dediler.
“Ben de Kureyş’tenim.”
“Ümmet-i Muhammeddendir.”
“Muhammed benim.”
Melekler;
“Çihâr yâr-i güzînden Ömer bin Hattâb “radıyallahü anh” hazretlerinindir” dediler.
Bu rüyayı anlattı ve;
“Yâ Ömer, o köşkün içinde sana mahsûs bir hûrî vardı ki, Onun güzelliğini diller anlatamaz. Lâkin senin gayretinden yüzüne bakmadım” buyurdu.
Hazret-i Ömer “radıyallahü anh”
Ağlayarak;
“O köşk de, o hûri de, bu Ömer de sana fedâ olsun yâ Resûlallah!” dedi.

Comments are closed.