Antalya Topçular Acemi Birliğinde yaşadığımız fıkra gibi hatıramı sizlerle paylaşmak istedim… Hemen konuya giriyorum…
Saat 16.00-17.00 arası… Başlarında Uzman Çavuş bulunan 76-1 tertip 50’ye yakın asker arkadaş toprak sahada akşam sporu yapıyor…
Epey eğitim ve sonrası gelen spor hareketlerinden sonra Uzman Çavuş yorulmuş askerlerine moral motivasyon verme anlamında bir espri düşünür…
Herkese sıraya girmesini söyler. Askerler dirsek teması hizaya gel komutuyla sıraya girerler…
Bu emir yeni bir eğitim emrinin habercisi gibidir… O bakımdan askerler sıralı vaziyette önlerinde duran komutanlarından gelecek komutu beklemeye başlar. Uzman çavuş elindeki düdüğü çalar… Sonra askerlerine hitap eder:
“Şimdi size son bir hareket yaptıracağım… Bu hareketten sonra serbestsiniz. Anlaşıldı mı?!.
-Anlaşıldı komutanım.
-İkinci düdük sesinden sonra kimsenin ayakları toprağa değmeyecek!…
Komutan devam eder:
-Eğer ayakları toprağa değen olursa şınav çekme cezasıyla cezalanacaktır, haberiniz olsun!
Askerde bu tür eğitim eğlenceleri olağandır… Aslında tekdüze eğitimden usanan askerler için de bir adrenalindir…
Askerler bir yarışa hazırlanır gibi pürdikkat Uzman Çavuş’un “başla!” komutunu bekler… Bu arada askerler ayaklarını yere değdirmeyecekleri yerleri gözlerine kestirmektedir… Çoğunluğun hedefi toprak sahanın etrafındaki tahta bankların üzeri ve civardaki ağaçlar ve kaldırım taşları falandır… Herkes nerede duracaksa orayı gözüne kestirmiştir. Düdük çalar çalmaz koşup oraya çıkacaktır…
Uzman Çavuş, sırtını askerlere döner ve beklenen düdük çalar, “Başla!” komutu gelir.
Askerler gözüne kestirdiği yere doğru koşmaya başlar… Buraya kadar her şey normal…
Ama o da ne? Bir asker hiç koşmuyor… Aksine Uzman Çavuş’un arkasında öylece arkadaşlarına bakıyor ve arkadaşlarını seyrediyor…
Komutan ise arkasındaki askerden habersizdir.
Komutan ikinci düdük sesini duyurduğunda toprak sahanın dışındaki askerler elleriyle komutanın hemen arkasında kalan arkadaşlarını işaret ediyor.
Komutan şaşırmış bir vaziyette geriye dönüyor:
-Sen ne yapıyorsun burada?
Asker komutanına gülümser vaziyette:
-Komutanım siz söylemediniz mi ayaklar toprağa değmeyecek diye. Bakın ayaklarım toprağa değiyor mu?
Gerçekten de asker sırt üstü yere uzanmış ayaklarını yukarı kaldırmış vaziyette duruyordu. Komutan hayret edercesine sordu:
-Nerelisin sen?
-Trabzonluyum komutanım.
Komutan ister istemez elindeki saate bakarak sordu:
-Sen nasıl Trabzonlusun?
-Süper Trabzonluyum komutanım Süper Trabzonlu…
A. Kuloğlu-Trabzon