Sehl bin Sa’d (radıyallahü anh), Uhud Savaşı sırasında yaşı küçük olduğu için bu savaşa katılamamıştı. Diğer yaşı küçük Sahabiler gibi Medine’de kalmıştı… Peygamberimizin yaralandığı haberi Medine’ye ulaşmıştı!
Herkes üzgündü!
O da çok üzüldü!
Ve Uhud’a koştu.
Kendisi o günü şöyle anlatır:
“Resûl-i Ekrem’in yaralandığını duyunca çok üzüldük!
Kızı Hazret-i Fatıma bir kalkan içinde “su” getirdi.
Babasının kanlarını sildi.
Bir hasır parçasını yaktı.
Küllerini yaralara koydu.
Bunları bizzat gördüm.”
● ● ●
Sehl ibni Sa’d (radıyallahü anh), hicretin beşinci senesinde yapılan Hendek Savaşına da yaşı küçük olduğu için katılamadı. Çünkü bu sırada on yaşındaydı.
Ama boş durmadı.
Eshap hendek kazıyordu.
O da yardımcı oldu.
Sevgili Peygamberimizin yanından hiç ayrılmazdı.
● ● ●
Kendisi şöyle anlatıyor:
Hendek’te Peygamberimizle hep beraberdim.
Onlar kazıyordu.
Biz küçük yaştakiler de omuzlarımız üzerinde toprak taşıyorduk.
Bir ara Resulullah’ın;
“Yâ Rabbî! Asıl hayat, ahiret hayatıdır, Muhacirle Ensar’ı mağfiretine kavuştur” dediğini işittim.