Zevcen, iyi zevcedir

(Dünden devam)
Bu iş de bitti.
Yemek yenildi.
Resulullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir eliyle İmam-ı Ali’nin elini tuttu, bir eliyle de Hazret-i Fatıma’nın eline yapışıp onları evlerine götürdü.
Kızı Hazret-i Fatıma’yı bağrına bastı.
Alnından öptü.
Ona dua etti.
Sonra Hazret-i Ali’ye teslim edip “Zevcen iyi zevcedir” buyurdu.
Hazret-i Fatıma’ya da “Erin iyi erdir” dedi.
İkisine de dua etti.
Mutluluklar diledi.
Sonra çıkıp gitti.
***
Hazret-i Ali der ki:
Resulullah Efendimizin hanemize tekrar teşrif buyurduğu gün gerdekten dört gün geçmişti.
Bana seslendi.
“Emredin!” dedim.
“Yâ Ali! Su getir!” buyurdu.
Koşup getirdim.
Suya bir âyet okudu.
Ve bana verip “Bu sudan biraz iç, bir miktar kalsın” dedi.
Öyle yaptım.
Kalan suyu başıma ve göğsüme serpti.
***
Tekrar “Su getir!” buyurdu.
Getirdim.
Bana yaptığı gibi Fatıma’ya da yaptı.
Sonra bana döndü.
“Dışarı çık!” dedi.
“Başüstüne” dedim.
Ve hemen çıktım.
Fatıma’dan beni sordu.
O da “Babacığım, bütün üstün sıfatlar kendisinde mevcuttur. Lâkin bazı Kureyş hatunları bana ‘senin erin fakirdir’ diyorlar” dedi. (Devamı yarın)