Kaplıca suyu eklemleri gevşetir

OSTEOARTROZ: EKLEM KİREÇLENMESİ -3-

BASİT BİR BASTON YÜKÜNÜZÜ HAFİFLETİR
Kilo vermek; eklemlerdeki osteoartroza bağlı şikayetleri azaltır. Diz osteoartrozu olanlarda özellikle ani gelişen alevlenme dönemlerinde ekleme binen yükü azaltmak için baston kullanımı uygun olur.

ŞİMDİ TERMAL ZAMANI
Türkiye kaplıca potansiyeli bakımından zengin kaynaklara sahip. Özellikle kış sezonunu tatil niyetine de olsa termal merkezlerde geçirmek; hem moral bakımından hem de eklemlerimizin gevşemesi açısından faydalı olacaktır.

Sevgili okuyucularımız, Osteoartroz (Eklem Kireçlenmesi) dosyamızı bu hafta tedavi ve alacağımız tedbirlerle noktalıyoruz… Başlıca uygulanan tedavi yöntemlerini öncelik sıralamasına göre şöyle sıralayabiliriz:

İLAÇ TEDAVİSİ: Ağrıyı azaltmak ve hastanın daha özgürce hareket etmesini sağlamak için tedavi hastanın ihtiyaçlarına ve günlük hayat tarzına göre ayarlanır. Ağızdan veya kalça ve damardan uygulanacak ilaçlar ağrı ve eklem şişliğini azaltır. Ağrı kesici diye tabir edilen analjezik nonsteroidantienflamatuar ilaçlar mide şikayetlerine yol açabileceği, karaciğer, böbrek ve bazı kan hastalıklarını menfi yönde etkileyebileceği göz önünde bulundurularak gerekirse mide koruyucu olarak proton pompa inhibitörü ve H2 antagonisti ilaçlar tedaviye eklenir. Krem veya jel şeklindeki ilaçlar osteoartrozlu ekleme ve çevresine direkt olarak sürülebilir.

FİZİK TEDAVİ: Hastanın genel durumu ve osteoartrozlu eklemin durumu dikkate alınarak fizik tedavi de uygulanabilir. Egzersiz öncesinde yüzeysel sıcak uygulamalar, aktivitelerden sonra ise soğuk uygulamalar, masaj, derin ısıtıcılar (ultrason gibi) , hidroterapi, elektroterapi ve çekme tedaviye eklenebilir. Hatalı eklem kullanımını engellemek ve bastonlar, boyun yakalığı, ağırlığı kaldırıcı cihazlar, atel gibi harekete yardımcı cihazlar kullanmak, kıkırdak koruyucu eklem içi ilaçlar da faydalıdır. Şiş ve ağrılı dönemlerde eklemin istirahat ettirilmesi uygun olur. Gerekirse hekim tavsiyesi ile buz uygulaması yapılabilir. Egzersiz hem kilo vermeyi, hem de formu korur. Eklem hareket açıklığını koruyan egzersizler; normal eklem hareketlerinin korunmasına, eklem sertliğinin azalmasına ve ayrıca esnekliğin devam ettirilebilmesine yardımcı olur.

ENJEKSİYONLAR: Şişlik olan eklemde gerginliği ve basıncı azaltmak için, eklemde artmış olan sıvıyı boşaltmak amacı ile enjeksiyon yapılabilir. Ekleme yapılan enjeksiyondan sonra ağrı azalır, fakat dikkat edilmezse şikayetleri rahatlayan eklemin fazla kullanılması sonucu daha sonra aşırı kullanım ve yüklenme sonucu ağrı artabilir. Bundan dolayı eklemin zorlanmaması için dikkatli olunmalıdır. Ayrıca şişlik ve ağrı için osteoartrozlu ekleme direkt olarak ilaç enjekte edilebilir. Kayganlaştırıcı madde enjeksiyonlarında eklemin daha akıcı kullanılması amacı ile eklemde doğal olarak bulunan maddeye benzeyen bir sıvı kullanılır.

KAPLICA TEDAVİSİ: Osteoartrozun kronik döneminde, banyo kürleri, çamur uygulamaları şeklinde yapılır. Kaplıca tedavisinde sıcak uygulama sonucu gevşeme ile birlikte kan dolaşımı artar. Kaplıca kürleri en az üç hafta olmalı, bu esnada sağlıklı ve dengeli beslenilmeli, masaj ve uygun egzersizler de ayrıca yapılmalıdır. Kür esnasında salgılanan emzimler de kıkırdaktaki tahribatı kısmen önler. Ayrıca psikolojik genel durumu düzeltmekte de tedaviyi olumlu yönde etkiler.

CERRAHİ YÖNTEM: İlaç, egzersiz ve fizik ile tedavi edilemeyen osteoartroz vakalarında son çare cerrahi yöntemlerdir. Bunlar artroskopi (kıkırdaktaki pürüzleri gidermek ve temizlemek) , osteotomi (kemiğe müdahale ile kalça ve diz ekleminin yük taşıyan yüzeyi değiştirilir), total eklem replasmanı (eklem çıkarılır, yerine suni eklem protezi yerleştirilir) şeklinde uygulanır. Cerrahi yaklaşımlar sonrasında en kısa zamanda uygun egzersiz programları başlatılarak eklemin çevresindeki adaleler güçlendirilmeye, kişinin günlük hayatında kimseye bağımlı kalmadan yaşayabilmesi için aktif bir rehabilitasyon programı uygulanır. BİTTİ

Röntgenden nükleer tıbba teşhis
Osteoartrozu düşündürecek şikayetler varsa; eklemle ilgili sıkıntıları artıran ve azaltan sebepler araştırılarak kas iskelet sisteminin muayenesinde, eklem ağrısı, hareket sırasında ses gelmesi ve eklem şişliği ilk belirtilerdir. Teşhise yardımcı herhangi bir laboratuvar testi olmamasına rağmen
röntgen görünümü, teşhise en çok yardımcı bulgudur. İlave laboratuvar testleri yapılarak, eklem şikayetlerinin osteoartroza mı yoksa başka bir sebebe mi bağlı olduğu belirlenir. Daha da olmazsa manyetik rezonans (MR) görüntüleme veya nükleer tıp incelemeleri gibi daha ileri tetkikler de yapılabilir.

TAVSİYELER
Hasarlı bölgeye fazla yük bindirmeyin!

Her hastalıkta olduğu gibi osteoartrozda da korunma ön planda gelir. Sağlıklı ve dengeli beslenme, normal hareketli bir hayat tarzı tercih edildiğinde bu tür problemlere daha az rastlanır.

Ekleme ağırlık yüklememek için istirahat, baston veya benzeri bir alet kullanmak, kiloyu azaltmak, meslek nedeniyle olan stresleri kaldırmak veya gereğinde meslek değiştirmek koruma yöntemlerinin esasıdır.

YAPILMAMASI GEREKENLER
> Aşırı egzersiz yapılmamalı veya problemli eklem fazla kullanılmamalı
> Bel, kalça ve diz eklemleri kireçli ise uzun süre ayakta durulmamalı veya yürünmemeli
> Uzun süre yatılmamalı veya oturulmamalı
> Tutukluluk ve kasılmaları önlemek için oturduğumuz yerde hafif egzersizler yapmalıyız
> Kireçlenme diğer iltihabi romatizmal hastalıklarla karıştırılmamalı
> Konu komşunun, akrabaların tarif ettiği tedavi yöntemleri doktora danışılmadan uygulanmamalı
YAPILMASI GEREKENLER

> Hastalığın kötü bir hastalık olmadığını bilerek aktif bir hayat yaşanmalı
> Ağrı yapmayacak kadar yürüyüş, egzersiz yapılmalı
> Hasta eklemlere yüklenilmemeli, belirli süreler istirahat edilmeli.
> Yatakta, eklem ve kasları yatılan yerde çalıştırılmalı
> Hekimin verdiği ilaçlar kullanılmalı ve tavsiyelerine uyulmalı
> Fazla kiloların (normal kilo kabaca boyunuzla aynı veya birkaç kilo düşük olmalı) sağlıklı ve dengeli beslenme ile düzenli egzersiz yaparak atılması şarttır.
> Ağrıları azaltmak için özellikle soğuk ve rutubetli havalarda sıcak tutan çamaşırlar giyilmeli, evde hafif sıcak uygulamalar yapılmalıdır.

BAŞBAKANIMIZA TEŞEKKÜR
Gecesini gündüzüne katarak Milletine ve Devletine karşı sonsuz sevdası ve hizmet aşkı ile gerek yurtiçi ve gerekse de yurt dışında gerçekleştirdiği çok başarılı gayretler ile halkımızın refah seviyesini artırmak için her türlü fedakarlığı yapan, geçtiğimiz salı günü sağlık yatırımı için birlikte gittiğimiz Dora Hospital’ın saygıdeğer Genel Müdürü Emel Dağdelen hanımefendi ile beraber Katar’da bizi kabul edip görüşme imkânı bulduğumuz sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyorum. Bu arada, Türk sporunun medar-ı iftiharı Türk Telekom Arena Stadı’nın açılışında birkaç kendini bilmezin yaptığı terbiyesizliği kınar, bu tür saygısız tavırların hizmet noktasındaki şevkini daha da artıracağını belirtir, Yüce Mevlamız’dan Başbakanımıza sağlık, sıhhat ve muvaffakiyetler dilerim…

OKUYUCULARIMIZA CEVAPLAR
Kilo vermeden ameliyat olsanız da fayda etmez

> Hüseyin Koç / İZMİR

Annem 46 yaşında, boyu 155 ve kilosu 70. Diz kıkırdaklarında 1 yıldır ağrılar var. İlk doktor “ameliyat” dedi; ikinci doktor ilaç vermekle yetindi. Ne yapacağımızı bilemez hale geldik…

CEVAP: Kıymetli kardeşim, annenizin her şeyden önce boyuna göre kilosu oldukça fazla. Şikayetleri eklem kireçlenmesinin tipik örneğini teşkil etmekte. 1 kg fazlalık dize, bel omurlarına, kalçalara ve ayak bileklerine 25 kg yük olarak yansımakta. Nasıl ki bir makine aksamında dişlilerin yağı azaldığında çatır çutur sesler çıkarmaya başlıyorsa, aynen diz eklemlerinde krepitasyon dediğimiz takır tukur sesler gelmeye başlamakta, sinoviyal sıvı denilen eklem sıvısının çok azaldığını göstermektedir. Annenizin ilk yapması gereken; eller yanda mekik, karın ve basenleri inceltici, kasları güçlendirici egzersizler yapıp un, şeker ve tuzdan uzak durarak zayıflamasıdır. Bu arada iltihap giderici, ağrı kesici ve eklem kıkırdağını yenileyen ilaçlar alındıktan sonra tekrar değerlendirme yapılmalıdır. Tüm bunlara rağmen şikayetler devam ediyorsa yapılması gereken tek seçenek ameliyatla diz protezi taktırmaktır. Kilo verilmeden ameliyat yapılırsa sebep olan süreç devam ettiğinden çok da fayda görmeyecektir. Öncelik kilo vermektir.

Ayağım 4 santim kısa ve eğri, nasıl tedavi olabilirim?

> Hasan Kocabey
Yaşım 45, boyum 175, kilom 75. Ayakta durunca, çökünce, eğilince belim ağrıyor. 25 yıl önce sol ayağım burkulmuştu. Ayağım 4 cm kısa ve eğri. Hareket edince ağrıyor. Nasıl tedavi olurum?

CEVAP: Hasan Bey, bu kilonuzu muhafaza edin, 3-5 kg verseniz daha rahat edersiniz. Bir ayağınızın 4 cm kısa olması; vücudun dengesini bozarak bel ve kalça üzerine fazladan yük binmesine, bu durum da bel omurları ve kuyruk sokumu arasındaki kıkırdak ve disklerin hasar görmesine, oradaki adale gruplarının aşırı gerilip yorulmasına, liflerin zorlanmasına yol açar. Bu tablo uzun süreli olduğundaysa bel ve kuyruk sokumu ile kalçada kireçlenmeye zemin hazırlayarak, ayakta durunca, eğilip doğrulunca belden ayak topuğuna ve tabanına kadar uzanabilen ağrılarla kendini gösterir. Öncelikle iki yönlü bel ve kuyruk sokumu ile leğen kemiği ve kalça grafisi çekilerek kemik yapının durumu görüntülenmeli, gerekirse ardından da bel omurları ve kuyruk sokumu arasındaki disklerde fıtıklaşmanın olup olmadığının netleştirilmesi için lumbosakral MR çekilerek uzun vadeli tedaviniz planlanır. Fakat her 2 bacak arasındaki boy farklılığı tüm bu olumsuz durumlara zemin hazırlayacağı için öncelikle bunun ortopedik cerrahi ile düzeltilmesi gerekir.

Comments are closed.