Endişeli görünüyordu!..

Endişeli görünüyordu!..



Bağdat evliyâsından olan ve kabr-i şerîfi Bağdat’ta bulunan Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin vefatı iyice yaklaşmıştı.

O hâlinde bile devamlı Kur’ân-ı kerîm okuyor ve bir hatmi bitirip diğerine başlıyordu.

Dediler ki;

“Efendim, çok hastasınız, kendinizi bu kadar yormasanız.”

Cevâbında;

“Şu anda benden fazla sevâba muhtaç olan kim vardır? Zîra sonsuz bir yolculuğa çıkıyorum, ben okumayayım da kim okusun?” buyurdu.

Vefatı daha yaklaştı.

Endîşeli görünüyordu!

Talebeleri geldiler.

Bu hâlini görünce;

“Efendim, bizler zât-ı âlinizin şefâatini düşünüp ümitleniyorduk. Ama sizin bu endîşeli hâliniz, yüreğimizi yakıyor” dediler.

O, gözlerini açtı.

Onlara baktı ve;

“Nasıl endişeli olmayayım? Yetmiş senedir bütün kazandıklarımı, karşımda bir kılla asılmış hâlde görüyorum” buyurdu.

Ve ilâve etti:

“Bir tüy, az bir rüzgârla nasıl sallanırsa, amellerimin hâli de öyledir işte. Bir kul, âkıbetinin ne olacağını bilmezse, o kimsenin korkmaktan başka ne işi olur?”

● ● ●

Bir gün de sevdiklerine “En büyük kerâmet; İslâmiyet’e tam uymaktır. Farzları yapıp haramlardan kaçmak gibi fazîlet yoktur dînimizde… En mühim farz ise namazdır” buyurdu.

Comments are closed.