“Bunu al, ama kimseye söyleme!”

“Bunu al, ama kimseye söyleme!”



Bir kadın, Hazret-i Habîb’e gelerek; “Evde hiç ekmeğimiz yok” diye dert yandı.

O da sordu ona:

“Aileniz kaç kişidir?”

Kadın söyledi.

Habîb de kalktı.

İki rekât namaz kılıp;

“Yâ Rabbî! Bana hüsn-i zan ediyorlar. Sen bunlara ihsân eyle” dedi.

● ● ●

Sonra kalktı.

Etrafa baktı.

Önünde gördüğü “elli dirhem” parayı kadına verip;

“Bunu al, ama kimseye söyleme” buyurdu.

● ● ●

Bu zât bir gün sevdiklerine;

“Bu dinde en zor iş, doğru yolu bulduktan sonra, hep o yolda kalmak, sebat etmek, o yoldan hiç ayrılmamaktır” buyurdu.

Ve ilâve etti:

“Hud sûresinde, Efendimize; ‘Emrolunduğun doğru yolda yürü, o yoldan ayrılma!’ meâlindeki âyet-i kerîme inince, Efendimiz aleyhisselâm; ‘Hud sûresi, sakalıma ak düşürdü’ buyurdular.”

● ● ●

Bir gün de;

“Kardeşlerim! İki şey olmasaydı, bu dünya yaşamaya değmezdi” buyurdu.

“Onlar nedir?” dediler.

Cevâbında;

“Biri; seher vakitlerinde tövbe istiğfâr etmek, öbürü, Allah dostlarıyla beraber olmaktır” buyurdu.

Comments are closed.