Garip insan, arkadaşı olmayan insandır…

Hazreti Ali buyuruyor ki: “Hayırlı arkadaş edinin, çünkü onlar hem dünyada hem de ahirette işinize yarar ve size yardımcı olur…”

 

 

 

İnsan, içtimai bir varlıktır ve bütün insanlar birbirine muhtaçtır. Bir ekmeğin sofraya gelebilmesi için kaç kişiye ihtiyaç duyuluyor!.. Tarla sahibine, ekene, biçene, harmanlayana, değirmenciye, fırıncıya, nakliyeciye ve bakkala-markete…

 

Toplu yaşamak zorunda olduğumuzdan, arkadaş edinmek mecburiyetindeyiz. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki: “Cenab-ı Hak bir kuluna hayır murad ettiği zaman ona hayırlı arkadaşlar nasip eder.”

 

Hazreti Ali (radıyallahü anh) buyuruyor ki: “Hayırlı arkadaş edinin, çünkü onlar hem dünyada hem de ahirette işinize yarar ve size yardımcı olur. Garip insan, arkadaşı olmayan insandır.”

 

Arkadaş seçerken çok dikkatli olmalıyız… İnsanların çoğu, arkadaşından şikâyet eder; “Bana, bunu yapacağını hiç tahmin etmemiştim. Ben olsaydım ona bunu yapar mıydım” gibi. Menfaate dayalı dostluklar, menfaat bitince sona erer…

 

Arkadaş seçimindeki pişmanlık, dünyadan daha çok ahirette meydana gelir. Bizim kıyamet günü insanların arasında rezil ve rüsva olmamıza ve neticede cehennemde yanmamıza sebep olur. Bunun için ne kadar pişmanlık duyacağımız ve üzüleceğimiz kıyamet günü daha iyi anlaşılır. Bunu ayet-i kerimeden öğreniyoruz. (Furkan suresi 29) Meâlen buyuruluyor ki: “Keşke ben falancayı arkadaş edinmeseydim.”

 

“İnsan, arkadaşının dini üzeredir.”, “Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim” atasözleri meşhurdur.

 

Hazret-i Ömer buyuruyor ki: “Salih, iyi bir arkadaşın yüzüne bakmak bile insanın üzüntülerini giderir ve onu ferahlandırır.

 

Her şey para değildir. Birinin parası ne kadar çok olsa yine de, sıkıntılı zamanında onu teselli edecek, hasta olunca onu ziyaret edecek ve acısını paylaşacak birini arar, bulunca da çok huzur bulur. Para bunu temin edebilir mi?

 

Arkadaş üç kısımdır: Birincisi gıda gibidir. (Hava, su ve diğer yiyecekler gibi) onsuz olmaz. İkincisi ilaç gibidir, insan hasta olunca lazım olur, başka zamanlarda aranmaz. Üçüncüsü ise; hastalık gibidir, hiçbir zaman talep edilmez.

 

Dört türlü arkadaş vardır:

 

Birincisi ve en kıymetlisi, hem dünyada hem de ahirette faydası olandır. Dünya işlerinde ona yardım eder, ahirette de şefâat eder. Bu hem gölgesi, hem de meyvesi olan bir ağaç gibidir. Dünya hayatı gölge gibidir.

 

İkincisi, dünyada bir yardımı olmaz, fakat ahirette faydası çok olur. Bu da meyvesi olup da, gölgesi olmayan ağaca benzer.

 

Üçüncüsü, dünyada yardım eder ama, ahirette faydası olmaz. Bu da gölgesi olan meyvesiz ağaç gibidir.

 

Dördüncüsü, ne dünyada ne de ahirette hiçbir faydası olmaz. Gölgesi ve meyvesi olmayan kupkuru ağaçtan farksızdır. Böylelerinden uzak durmalıyız…


Comments are closed.