SEBEPBİZ AĞRILARIN SEBEBİ FİBROMİYALJİ
Sevgili okuyucularımız, 3 hastalık yazı dizimizi, Yüce Rabbim “dermansız dert yaratmamıştır” düsturundan hareketle çağımızın en karmaşık hastalığı olan Fibromiyaljinin tedavisiyle noktalıyoruz…
Tedavide amaç; ağrıları geçirmek, uyku bozukluğunu düzeltmek, zihni ve psikolojik gerginliği,sıkıntıyı ve huzursuzluğu azaltmak ve gidermektir. İşte sırasıyla tedavi ve yardımcı metotlar:
İlaç tedavisi: Fibromiyalji sendromu tedavisinde kullanılan ilaçlar daha çok, uykuyu düzenlemek ve depresyonu tedavi etmek, yorgunluğu gidermek amacıyla kullanılır. İlaç tedavisi, ağrı ve uyku problemini ortadan kaldırmaya yönelik olmalıdır. Sadece ağrı kesici ilaçlar, tedavi için yetersizdir. Tedavide, uygun doz ve sürede, doktor kontrolünde antidepresan ilaçlar da kullanılmalıdır.
Antidepresan ilaçlar etkili dozda kullanılmalıdır ve uzun süreli kullanılmalıdır. En uygun ilacı bulmak bazen zor olabilir. Hastanın şikayetleri 2-4 haftadan sonra azalmaya başlar. Ayrıca kas gevşetici ve ağrı kesiciler kullanılabilir. Ağrı kesiciler, antienflamatuvar ilaçlar, antidepressanlar doktorunuz tarafından verilebilir
Fizik tedavi : Fizik tedavi, kaplıca kürleri, çevre değişiklikleri, yumuşak doku enjeksiyonları iyileşmeye katkıda bulunabilir. Sıcak yastıklar, infraruj gibi yüzeyel ısıtıcılar, ultrason ve kısa dalga gibi derin dokuları ve kasları ısıtan, esneklik ve dolaşımı artıran derin ısıtıcılar, TENS, enterferans ve diyadinamik akımlar gibi ağrı kesici elektroterapi ajanları kullanılır.
Egzersizler: Günlük aerobik egzersizler ve germe egzersizler çok önemlidir. Ancak hasta yorucu egzersizlerden kaçınmalıdır. Egzersizler günün erken saatlerinde ve akşam yapılmalıdır. Hastalar uzun süreli hareketsizlik sebebiyle kondüsyonsuz olduklarından, egzersiz programına birden yoğun şekilde başlanmamalıdır. Zamanla istenen hedefe yavaş yavaş ulaşılmalıdır. Hedef, haftada en az 3 gün yarım saatten az olmamak şartıyla yürüme, bisiklete binme veya yüzme gibi sporları devamlı yapabiliyor olmaktır. Egzersiz programından önce spor yaralanmalarından korunmak için ısınma ve sonrasında soğuma egzersizleri yapılmalıdır. Egzersizler hastanın kaslarında güçlenme yaparak, oturma veya ayakta durma sırasındaki duruşu düzeltir. Bu da kasların dengeli çalışmasını sağlar.
Kasları esnetmek, rahatlatmak ve güçlendirmek için çok önemli olup zamanla ağrıyı ve yorgunluğu da azaltır, mutluluk hormonunun (endorfin) salınımını artırarak kişinin kendini daha iyi hissetmesini sağlar. Tüm vücut kaslarını çalıştıran yüzme, yürüyüş, jimnastik gibi sporlar hastalığın tekrarlamasını da önler. Derin soluk alma egzersizleri de kaslarda ciddi rahatlama ve zihni gevşeme sağlar
Fiziksel ve ruhsal zorlanmalardan kaçınma: Stres ve aşırı çalışma FMS belirtilerinde artmaya yol açar. Ancak bu insanlar mutlaka günlük sorumluluklarını da yerine getirmelidirler.
Düzenli ve yeterli uyku: Bu hastalar aynı saatte yatmaya alıştırılmalıdır, yatmadan önce uykuyu etkileyecek sigara, çay, kola, kahve gibi maddeler alınmamalıdır. Huzursuz Bacak Sendromu, horlama, eşin horlaması, kafein alma, obezite (şişmanlık) ve alkol gibi uykuyu engelleyici faktörler tedavi edilmeli veya bunlardan kaçınılmalıdır.
SON SÖZ:
Fibromiyalji remisyona girse (iyileşse) bile tekrarlama riski çok yüksektir. Bu sebeple bu hastalar hep olumlu bir tavır almalı ve bu hastalığın günlük hayatlarını berbat etmelerine izin vermemelidir.
Teşhisi en zor hastalık
Fibromiyaljiye has bir laboratuvar testi veya film yoktur. Hastanın anlattıkları ve hassas nokta tespitleri teşhise yardımcı olur…
Fibromiyalji hastalığında teşhis için hastanın şikayetlerinin değerlendirilmesi, ağrı tipi, fizik muayene ve eşlik eden bulgular önem taşır. Fizik incelemede yaygın hassasiyet, kasta sicim gibi sertlikler, gergin bantlar, çok sayıda hassas nokta ve tetik noktaların bulunması hastalığı düşündüren pozitif bulgulardır. Teşhiste hassas noktaların sayısı önemlidir. Şikâyetler ve bulgulara ek olarak, vücudun belli bölgelerine (önceden tanımlanmış 18 hassas nokta) bası uygulandığında ağrı ortaya çıkar ki en az 11 bölgede ağrının tespit edilmesi teşhis koydurucudur. Teşhis koydurucu hastalığa özgü bir laboratuvar testi yoktur. Sadece vücut ağrısı yapabilen bazı romatizmal ve hormonal hastalıkların olmadığından emin olmak ve tamamıyla ekarte edebilmek için yapılacak tahlillerin normal olması gerekir. Eşlik eden romatizmal bir hastalık yoksa romatizma testleri de negatiftir. Ne yazık ki, hastada fibromiyalji tanısı konana kadar genellikle uzun zaman geçer. Hastaları teşhis konana kadar birçok tıbbi inceleme ve teste tabi tutulur. Bu da zaman kaybına ve dolayısıyla hastanın tedavisinin gecikmesine yol açar.
AĞRILARIN DİNMESİ İÇİN…
Fibromiyaljiden korunmak için ancak sağlıklı ve dengeli beslenme, zorlayıcı olmayan egzersizler, dinlendirici bir uyku, düzenli spor yapmak ağrıların tekrarlamasını engeller.
SEBZE AĞIRLIKLI…
Fibromiyaljide beslenme nasıl olmalıdır?
Bizi bıktıran Fibromiyalji hastalığında sağlıklı beslenme çok önemli olup meyve ve sebzeden zengin bir diyet, kaslarınız için gerekli olan eser elementleri ve mineralleri sağlar. Tam bir dinlenme sağlayacak uyku için özellikle akşamları ağır yemeklerden, sigara, alkol, kahve ve 2 bardaktan fazla demli çay gibi içeceklerden, tuzlu ve şekerli gıdalardan uzak durmak gerekir.
ASTIMDAN KORUNMA YOLLARI
Hayvanlara alerjiniz varsa ona yeni bir ev bulun
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Melih C. Çetinkaya, “Hayvanlara alerjiniz varsa, ona yeni bir ev bulun” dedi. Çetinkaya, “Bazı insanlar tüylü hayvanların derilerinden dökülen maddeler veya kurumuş tükürüğe karşı alerjik olabilmektedir. Eğer sizin için de durum böyle ise; hayvanınız varsa evinize sokmayın. Bunu yapmak çok zor olabilir fakat hayvanlara alerjiniz varsa, astımınızı kontrol altına almanın en iyi yolu bu olacaktır” diye konuştu.
ERKEKLERİN KORKULU RÜYASI
Prostatın büyümesi kanser anlamına gelmiyor
Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Murat Uyan, prostat bezi boyutu ile kanser arasında bir ilişki olmadığını belirterek, ”Prostatın büyümesi kansere ilerlediğini göstermez. Prostat kanserinin en büyük risk faktörü, akrabalardaki prostat kanseridir” dedi. Uyan, “Hastanın yakınması yoksa tek başına prostat büyümesi hastalık olarak kabul edilmez, hatta tedavi gerektirmez” şeklinde konuştu.
ZAYIFLAYIN TAVSİYESİ
Aşırı şişmanlar, çocuk sahibi olmakta zorlanıyor
Tüp bebek uzmanı Doç. Dr. Cem Demirel, özellikle obezite hastalarının normal yollardan ve tüp bebekle çocuk sahibi olmalarında zorlandıklarını, bu sebeple zayıflamalarını tavsiye ettiklerini belirtti. Demirel, “Kısırlıkta hiçbir sebep bulamadığımız fazla kilolu hastalarımıza diyet ve kilo vermelerini tavsiye ediyoruz. Fazla kilolular, tüp bebekteki şansı da etkiliyor” dedi.