Başbakan Erdoğan halkın bağrından çıkmış bir adaydır.
Ekmeleddin İhsanoğlu ise “ithal” adaydır. Erdoğan’ın bu ülkeye hizmeti
cumhuriyet tarihinde bir rekordur. Buna karşın İhsanoğlu’nun bu ülkeye bir tane
hizmeti bile yoktur.
Erdoğan ülkemize olduğu gibi Filistin, Somali, Suriye
göçmenleri, Kuzey Irak, Kosova, Bosna- Hersek ve daha nice ülkelere birçok
hizmeti olmuştur. 2013 yılında Türkiye’nin dış ülkelere yardımı Avrupa
Birliğinin 27 ülkesinin yardımından fazladır.
İhsanoğlu, uzun yıllar İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatında
görev yapmış ama bu dönemde gözle görülür bir hizmeti olmamıştır. Soykırımlar,
iç savaşlar, ülkelere saldırmalar, darbeler ve mezhep çatışmaların da bu
teşkilat sadece seyirci kalmıştır.
Arap Birliği bile Mısır’ın ve Suriye’nin üyeliğini askıya
aldığı halde, İhsanoğlu Mısır darbe liderini övmüştür. Çünkü ABD, AB ve İsrail
böyle istiyordu. Erdoğan bu ülkenin hem sevincini hem de çilesini çekmiştir.
İhsanoğlu ise Mısır’da doğmuş ve Mısır’da tahsilini yapmıştır. Türk asıllıdır
ama ülkesine bir yabancı gibidir.
Erdoğan 9 defa seçim kazanarak halkın sevgisine mazhar
olmuştur. Erdoğan halkın milli iradesinin adayıdır. İhsanoğlu ise faiz lobisi,
küresel sermaye ve onların Türkiye’deki uzantılarının, paralel yapının, vesayet
rejimi taraftarlarının yasadışı kuruluşların temsilcisidir. CHP, MHP ve
diğerleri sadece taşerondur. İhsanoğlu’nun adaylığının bir gerekçesi de
hanımının başının açık olmasıdır. CHP, MHP ve diğerleri Çankaya’da tesettürlü
bir hanım görmek istemiyorlar.
Erdoğan Allahü teala’ya ve halka güvenerek yola çıkmıştır.
İhsanoğlu’nun özde değil sözde muhafazakarlığın da ise Ak Partililerden oy
almak hesaplanmış. İhsanoğlu CHP’lilerin oyunu almak için “Herkes Atatürk’e
saygılı olmalıdır” sözünde samimi değildir. Saygının temeli sevgidir. Kendi
babası bu kişiyi asla sevmedi. Zaten bir din adamı bunun fıkıh neticesini
bilir.
Cumhuriyet tarihinde en yaşlı cumhurbaşkanı adayıdır. Önemli
makamlarda yaşlılık bir kusurdur. Şu anda Ak Parti iktidardadır. Gaybı Allahü
teala bilir ama tahmin caizdir. 2015 genel seçimlerinde Ak Parti’nin birinci
parti olması muhtemeldir. Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında zıtlık ülke için
zararlı neticelere sebeb olur.
Erdoğan’ın devlet tecrübesi diğer parti liderlerinden son
derece fazladır. İhsanoğlu’nun ise devlet tecrübesi “sıfır”dır. Bu makam
tecrübe tahtası değildir. İhsanoğlu mitinglerde ne söyleyecektir. Birikimi
yoktur. CHP ve MHP liderleri bile aday ilanından önce İhsanoğlu’nun sokakta
bile görselerdi tanıyamazlardı. Seçmen söyle dursun 40 yıllık yazar olan ben
bile tanıyamam.
İhsanoğlu ABD, AB ve İsrail adına yani küresel sermaye adına
Ortadoğu ülkelerini kendi menfaatlerine göre “dizayn” etmek istemektedir. Ehl-i
Sünnet itikadının dışarda düşmanı “misyonerler” içerde ise “vehhabilik”tir. İhsanoğlu
Vehhabi olmayabilir ama buna yakındır. İhsanoğlu ülkenin menfaatlarına uygun
bir kişi olduğuna inanmıyorum.
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, Erdoğan’ın başarısı karşısında
kıskançlık krizi içindedir. Erdoğan seçilmesin de kim seçilirse seçilsin
görüşündedir. Seçmenin milli irade savunucusu Erdoğan ile küresel güçleri
temsil eden İhsanoğlu arasında sağ duyulu davranacağına inanıyorum.
10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimleri ülkeye hayırlı olsun.
Bu seçimle ülkede yeni bir devir açılacaktır. İlk defa halk kendi
cumhurbaşkanını seçecektir. İhsanoğlu bu konuma tepeden inme gelmiştir. Çünkü
ABD, AB, İsrail ve küresel sermaye böyle istemiştir.
Erdoğan İstanbul parti il başkanı, İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı ve 12 yıl başbakanlık yaparak zirveye tırmanmıştır. Erdoğan
Tanzimattan bu yana öteki sayılan, ezilen, hor görülen, ikinci sınıf
vatandaşların adayıdır.
İhsanoğlu ise Tanzimattan bu yana ülkeyi sömüren, Türk İslam
Medeniyetini yıkan vesayet rejimini savunan oligarşik, elit, mutlu azınlığın
adayıdır. Kılıçdaroğlu, Bahçeli ve ekibi sırf kıskançlık krizi ile ortada delil
olmadan Erdoğan’a iftira ediyorlar.
Erdoğan milletin, İhsanoğlu vesayet rejiminin adamıdır. Bu
seçim adaylar arasında değil, vesayet rejimi ve halkın milli iradesinin tecellisi
arasında olacaktır. Erdoğan’ın kazanması ile 1069- 2008 arasındaki vesayet
rejimi sona erecektir. Ülkemiz için hayırlı olacaktır. (Amin)