“İktisat eden, fakir ve muhtaç olmaz!”

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Gizli sadaka vermek, Allahü teâlânın gazâbını söndürür.”       Ziyâüddîn Sûfî hazretleri hadîs ve fıkıh âlimlerindendir. 519 (m. 1125) senesinde doğdu. Önce babasından okuyup, ondan çok istifâde etti. Sonra zamanındaki diğer âlimlerden hadîs-i şerîf işitip rivâyet etti ve icâzet aldı. 607 (m. 1210)’de Bağdad’da vefât…

Devamını oku

Evlenen ve evlendiren Allah’ın dostudur…

Evlenmek isteyen; haramlardan korunmak, iffetini, namusunu muhafaza etmek, dinin emrine uymak için evlendiğini düşünmeli.       İnsanların ruhen ve bedenen rahat ve huzur içinde yaşamalarında evliliğin, ailenin büyük rolü vardır. Din büyükleri, evliliğin faydalarından bazılarını şöyle bildirmişlerdir:*Neslin devamı için evlilik şarttır. Bunun için evlilikten maksadın biri de çocuk sahibi olmaktır.…

Devamını oku

Güler yüzlü olmayan, mümin sıfatlı değildir!

Dînimiz, güzel huylu olmamızı, birbirimizi sevmemizi, büyüklere hürmet, küçüklere şefkat etmeyi, herkese iyilik etmeyi emretmektedir.        Müslümanların öğrenmeleri lâzım olan bilgilere “İslâm ilimleri” denir. İslâm ilimleri ikiye ayrılır: Din bilgileri ve Fen bilgileri. Fen bilgilerine “Hikmet” denir. Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) “Hikmet, Müslümanın kaybolmuş malı gibidir. Onu nerede bulursa…

Devamını oku

İnsan alın yazısını bilebilir mi?

Ebû Abdullah Hodramî “rahmetullahi aleyh” hazretleri, evliyânın büyüklerindendir…   Yemen yakınlarında vefât etti…   Anlatıldığına göre; bir gün gusül abdesti aldı bu zât.   Sonra hanımını çağırdı.   Onunla helâlleşti.   Sonra kendisine; “Hanım! Az sonra ecel şerbetini içeceğim. Çabuk cenâze suyumu ısıt. Ama fazla sıcak olmasın! Tanıdıklara da haber ver. Gelip…

Devamını oku

Allah dostları, dünyâya hiç kıymet vermezler…

“Allahü teâlâ, dünyâyı elinizle terk etmeyi değil, kalbinizle terk etmeyi ister ve beğenir.”       Dimetokalı Hızır Efendi Osmanlılar zamanında yetişen Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Rumeli’de Dimetoka’da doğdu. İlim öğrenmek için İstanbul’a gitti. Sonra Horasan beldelerinden Hirat’a vardı. Orada, Sa’düddîn-i Teftâzânî’nin torunu olan büyük âlim Havâşî’den, Seyyid Şerîf Cürcânî’nin…

Devamını oku

Nazar değmesi haktır

Nazarı değen kimse, hatta herkes, beğendiği bir şeyi görünce ‘Mâşâallah’ demelidir.       Sual: Nazar diye bir şey var mıdır, varsa buna karşı ne yapılır, hangi dualar okunabilir?   Cevap: Nazar değmesi haktır, yani göz değmesi doğrudur. Bazı kimseler, bir şeye bakıp, beğendiği zaman, gözlerinden çıkan şuâ zararlı olup canlı…

Devamını oku