Resûlullah âşıkları…

  Eshâb-ı kiram, Sevgili Peygamberimizi benzeri görülmemiş bir muhabbetle sevdiler. Bu hususta, sonra gelenlere en güzel örnek oldular.           Eshâb-ı kirâmın Resûlullaha muhabbetleri -1-   Eshâb-ı kiram “radıyallahü teâlâ anhüm”; Peygamber Efendimize “sallallahü aleyhi ve sellem” iman edip hayatta iken onu görmekle, âmâ yani gözleri görmüyor…

Devamını oku

“Ben size hâlis altın verdim!”

Alî Dede Bosnevî hazretleri Bosna’nın Mostar kasabasında doğdu. Zigetvar Kalesi civârında vefât etti.   Bir gün çarşıya gitti bu zât.   Bir dükkândan alışveriş yaptı.   Aldığı şeyler “bir altın” tuttu.   Verdi bir altını.   Giderken adam bağırdı ardından:   “Bir dakika efendi.”   “Hayırdır bir şey mi var?”  …

Devamını oku

Kalplerin de pası vardır ve bu pas istiğfarla giderilir!

“Kalpler, kendilerine iyilik yapana sevgi duyma, kötülük yapana buğzetme tabiatı üzere yaratılmıştır.”       Abdülvâhid Melîhî hazretleri hadîs, lügat ve fıkıh âlimlerindendir. Afganistan’da Herat’ta doğdu. 463 (m. 1070) yılında vefât etti. Birçok âlimden hadîs-i şerîf işitti. Duyduklarını yazarak ezberledi. Fıkıh ve hadîs ilminde zamanın ileri gelen âlimlerinden oldu. Talebe yetiştirip kitaplar…

Devamını oku

Abdest uzuvları yaralı olan

Abdest uzuvlarının yaralı kısımları ıslatmadan yıkanamazsa, teyemmüm edilir.       Sual: Abdest uzuvlarından bir kısmı yaralı olup bu kısımların yıkanması mümkün olmazsa, böyle bir kimse, su ile nasıl abdest alır veya ne yapmalıdır?   Cevap: Yaralı kısımlar ıslatmadan yıkanamazsa, teyemmüm eder. Abdest uzuvlarından hepsinin yarıdan çoğu veya dört abdest uzvundan ikisi sağlam ise,…

Devamını oku

Düşmanı püskürten velî zat…

İbrâhim bin Mûsâ “rahmetullahi aleyh” hazretleri, Mısır’da yetişen velîlerdendir.   Kerâmet sâhibiydi.   Şöyle ki:   Bâzen atına atlayıp süratle bir yerlere gider; saatler sonra tozlara ve kana bulanmış olarak geri dönerdi.   Bir defâsında yine öyle oldu.   Kanlı elbiselerle geri döndü.   Yakınları çok merak ettiler…   Ancak çekinirlerdi…

Devamını oku

İffet, kişiyi her türlü rezillikten korur!

“Kim gözünü harama bakmaktan korursa, Allahü teâlâ ona âhırette istediği kadar hûrî kızı verir.”       Necmeddîn Harrânî hazretleri Hanbelî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Urfa’nın Harrân ilçesinde doğdu. Küçük yaşta iken Bağdad’a geldi. Orada Hanbelî mezhebinin fıkıh bilgilerini okuyup öğrendi. Bu mezhebde, yüksek bir mevki kazandı. 601 (m. 1204) senesinde Bağdad’da vefât…

Devamını oku