Saadete ve rahata kavuşmak…

İnsanın dünyâda ve âhırette mes’ûd olması için, Müslümân olması lâzımdır. Dünyâda mes’ûd olmak, râhat yaşamak demektir. Âhırette mes’ûd olmak ise, Cennete gitmek demektir.           Bilindiği üzere, dünyâda iyi ve faydalı şeyler; kötü ve zararlı şeylerle karışık şekilde bulunmaktadır. Saâdete, rahat ve huzûra kavuşmak için, hep iyi, faydalı şeyleri yapmak lâzımdır. Allahü teâlâ, kullarına…

Devamını oku

Ev için biriktirilen paranın zekâtı

İhtiyaç eşyasını almak için ayırılan para nisab hesabına katılır.       Sual: Evin ihtiyaçları için ayrılıp biriktirilen paranın da zekâtı verilir mi?   Cevap: İhtiyaç eşyasını almak için ve cenaze masrafının yapılması için ayırılan para nisab hesabına katılır. Yalnız bu parası bulunan kimse, nisab miktarı olduğu günden bir sene sonra,…

Devamını oku

Boğanın boynuzundaki bebek!

Seyyid Ahmed Bedevî hazretlerinin bir talebesi vardı ki, adı Abdül’âl idi.   Bu dünyâya geldiğinde annesi onu kundakladı, sonra kucağına alarak, bağa gitmişti.   Olacak bu ya; bitişik bağdan bir boğa geldi. Ve orada dolaşmaya başladı. Bebeğin yanından geçerken yavrucağın “kundak bağı”, nasıl olduysa, boğanın boynuzuna takıldı. Bebek, asılı kaldı.   Annesi görünce…

Devamını oku

Mümine lanet etmek, onu öldürmek gibidir!

“Bir insan az ibâdet etse de, güzel ahlâkı sayesinde yüksek dereceye kavuşur.”       Şuayb bin Dînâr Ümevî hazretleri hadis hâfızıdır. Humus’ta doğdu. Zührî, İbnü’l-Münkedir, Zeyd bin Eslem gibi âlimlerden ilim tahsil etti. Rivayet ettiği hadislerin sayısı 1700’ü bulmaktadır. 162’de (m. 779) vefat etti. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden bazıları:…

Devamını oku

Cemiyetlerin huzurlu olması için…

İnsanlar, yasaklara uymadıklarında, huzûrsuz olmuşlar, râhatları bozulmuş, ahlâksızlık ve haksızlık bütün cemiyeti sarmıştır…           Allahü teâlâ, pekçok hikmetlere mebnî, Hazret-i Âdem babamız (aleyhisselâm) ile Hazret-i Havvâ vâlidemizi (radıyallahü anhâ), Cennetten çıkarıp dünyâya göndermiş; böylece bu dünyâda beşerî hayât başlamıştır.   Bilindiği üzere, Allahü teâlâ, beşeriyeti, daha ilk insandan i’tibâren…

Devamını oku

Gayr-i müslimlerin ibadetlerini yapmak!

Birgivî vasiyetnâmesi: “Kâfirlerin ibadet olarak yaptıklarını yapan ve kullanan kâfir olur.”       Sual: Gayr-i müslimlerin ibadetlerini onlar gibi yapmak, imanı giderir mi?   Cevap: Kâfirlerin ibadetlerini, ibadet olarak yapmak, mesela kiliselerinde çaldıkları org gibi çalgıları ve çanları camilerde çalmak ve İslamiyetin kâfirlik alameti saydığı şeyleri, zaruret, cebir, zorlama olmadan kullanmak…

Devamını oku