İki günü eşit olmamak ne demektir?

İki günü eşit olmamak, zarara girmemek demektir; bugün dünkünden daha çok ibadet yapmak değildir…       Bir okuyucumuz diyor ki:   “İki günü eşit olan aldanmış, bugünü dününden kötü olan ise lanetlenmiştir” hadis-i şerifine göre, her gün aynı ibadetleri yapan zararda mı oluyor? Yani her gün bir öncekinden daha fazla ibadet…

Devamını oku

Git, İmâm-ı Câfer’i bana getir!

Câfer-i Sâdık hazretleri, İslâm âlimlerinin göz bebeğidir. Zamânın hükümdârı, bir gece vezîrine “Git, İmâm-ı Câfer’i bana getir. Onu öldüreceğim” dedi.   Vezîr, ona;   “Amân hükümdârım! Gece gündüz ibâdetle meşgul olan ve devlet işlerine karışmayan bu kimseyi öldürmekten vazgeçin!” dedi.   Ve epey dil döktü.   Ama iknâ edemedi.   Mecbûren gidip çağırdı.…

Devamını oku

Namazını vaktinde kıl ve dilini kötü sözden koru!

Uygunsuz bir sözü terk etmek, nefse bir gün oruç tutmaktan daha ağır gelir! Cemâlüddîn Gürânî hazretleri büyük âlim ve velîlerdendir. İran’da Güran kasabasında doğdu. Mısır’a giderek birçok âlim ve evliyâdan ilim öğrendi. 1367 (H.768) senesi Kâhire’de vefât etti.   Cemâlüddîn Gürânî’nin yanına gelip, dergâhta üç seneye yakın kalan biri vardı. Bu…

Devamını oku

Kibrin en kötüsü

Üstünlük, kendini üstün görmekte değil, tevazu göstermektedir.      Sual: Kibrin kötü olduğu bilinmektedir peki kibrin en kötüsü de var mıdır, varsa nedir?   Cevap: Kibir çeşitlerinin en kötüsü Allahü teâlâya karşı kibirli olmaktır. Nemrut böyle idi. Tanrı olduğunu ilan etti. Allahü teâlânın nasihat vermek için gönderdiği Peygamberi ateşe attı. Firavun…

Devamını oku

Sabretmek insanoğluna mahsus bir haslettir…

Kur’ân-ı kerimde 70’ten fazla âyet-i kerîme sabrı emir ve teşvik eder. Ki bunlardan biri de “Allahü teâlâ sabredenlerle beraberdir” müjdesidir.           Akıllı mümin muhasebesini yapar, kârını zararını hesaplar. Eğer karşılaştığı sıkıntıya sabrederse alacağı mükâfatın, kaybettiğinden daha fazla olacağını bilir ve rahatlar.   Çektiğimiz acılar, ızdıraplar, uğradığımız felaketler geçicidir.…

Devamını oku

Abdest alan râhip!..

Câfer-i Sâdık hazretlerine, bir gün “iki genç” gelip, “Efendim, bize abdestin fazîletinden anlatır mısınız” dediler.   Büyük velî, “peki” dedi.   Şu hadîs-i şerîfi nakletti:   (Ümmetimin abdest uzuvları, mahşer karanlığında öyle nûrlu olur ki, etrâflarına ışık saçar. Başkaları onlara gıbtayla bakıp, keşke biz de bu ümmetten olsaydık diye hayıflanırlar.)  …

Devamını oku