Uzun emel sahibi olmak

Uzun emel sahibi olmak Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “İnsanların en iyisi ömrü uzun ve ameli güzel olan kimsedir.”     Sual: Bir kimsenin çeşitli arzularını gerçekleştirmek için uzun ömürlü olmayı istemesi, dinimiz açısından mahzurlu mudur? Cevap: Tûl-i emel, zevk ve safa sürmek için çok yaşamayı istemektir. İbadet yapmak için, çok…

Devamını oku

Şehadeti söyleyemiyordu!..

Şehadeti söyleyemiyordu!.. Diyarbakır’da doğan Süveyd Sincari hazretleri, Allah adamlarındandır. Bir kimse anlatır: Sincarlı bir adam, durmadan veli ve âlimleri kötülerdi. Bu, bir ara hastalandı. Ölüm hâlleri görüldü. Yakınları ona; “Kelime-i şehadet söyle” dediler. Lâkin o kimse; “Söyleyemiyorum” dedi. Süveyd Sincari hazretlerine koşup bu durumunu anlattılar. O da merhamet edip yanına…

Devamını oku

İman, görmeden kabul etmek demektir…

İman, görmeden kabul etmek demektir… İmanın, sahih ve makbul olmasının şartlarından birisi de, gaybî olmasıdır. Kur’an-ı kerimde gerçek müminler için, “Onlar, gayba inanırlar” buyuruluyor.     İmanın sahih ve makbul olmasının şartları -2- İman; Muhammed aleyhisselamın, peygamber olarak bildirdiği şeyleri, tahkik etmeden, akla, tecrübeye ve felsefeye uygun olup olmadığına bakmadan, tasdik…

Devamını oku

“O, Medîne’nin en büyük âlimidir!..”

“O, Medîne’nin en büyük âlimidir!..” “İmâm-ı Mâlik hazretleri Resûlullahın hadis-i şeriflerinin vârisidir. Allahın kullarına, Onun dînini yaydı. O, yükseklerin yükseğidir.”   Ahmed ibn-i Zago hazretleri Cezayir’deki Tlemsân’da yetişen fıkıh âlimlerindendir. 786 (m. 1384)’de doğdu. 845 (m. 1441)’de vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki: İmâm-ı Mâlik hazretleri, mezhebimizin imamıdır. Yükseklerin yükseğidir.…

Devamını oku

İbadetlerini göstermekten utanmak

İbadetlerini göstermekten utanmak Din kitabı yazmaktan, imamlık yapmaktan ve mevlid okumaktan hayâ etmek caiz değildir.     Sual: İbadetleri yaparken, başkaları görür diyerek çekinmek, utanmak, dinen uygun mudur? Cevap: İbadetlerini başkalarına göstermekten hayâ etmek, utanmak caiz değildir. Hayâ, günahlarını, kabahatlerini göstermemeye denir. Bunun için, vaaz vermekten ve emr-i maruf ve nehy-i münker yapmaktan, din…

Devamını oku

Tasavvuf, İslâmiyet’e uymaktır

Tasavvuf, İslâmiyet’e uymaktır Tebriz’de yetişen velilerden Siraceddin Ömer Halveti hazretleri “rahmetullahi aleyh”, vefat etmeden önce sevdikleriyle sohbet ediyordu… Nasihat istediler. Cevaben onlara; “Amel ediniz?” buyurdu. Sordular ki: “Nasıl amel efendim?” Cevabında; “Amel’den maksat; İslâmiyet’in bildirdiği gibi yaşamak ve o yönde istikamet üzere olmaktır” buyurdu. Tekrar sordular: “Tasavvuf nedir efendim?” Cevabında;…

Devamını oku