“Namazımı Şeyh Îsa kıldırsın!”

“Namazımı Şeyh Îsa kıldırsın!” Anadolu’da yetişen evliyadan Mecdüddin Îsa hazretleri rahmetullahi aleyh, bir gece rüya gördü. Kendisine; “Kalk, hemen yola çık” denildi. Sesi duyup uyandı… Kendi kendine; “Bunda bir hikmet var” dedi. Ve hemen kalktı. Giyinip dışarı çıktı. Ve yola düştü… Ama nereye gidecekti? Onu bilmiyordu. O anda Trakya istikametine…

Devamını oku

Dünyada mutlu olan pek azdır…

Dünyada mutlu olan pek azdır… “Sevgili kızım, saadet, yalnız dünya saadetinden ibaret değildir. Aksine, asıl saadet âhiret saadetini elde etmektir. Peki, âhiret saadeti nasıl elde edilir?..”   Bir ihtiyar Müslümanın kızına nasihati… -1- Sevgili Kızım! Dünyadaki bütün insanlar mesut [mutlu] olmak ister. Fakat, mesut olan, pek azdır. Çünkü, saadetin neden ibaret olduğu bilinmiyor. Asıl…

Devamını oku

Gerçekten nasip meselesi

Gerçekten nasip meselesi Ne o bizi tanıyor, ne biz onu tanıyoruz… Hani derler ya; “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır…”   Biz bilmeyiz kimin nasıl bir ruh hâli vardır? Kim gönül ehlidir? Kim Allah dostudur? Hani derler ya ne oldum değil ne olacağım… İşte son mühim gerçekten… Yakınlarda kaybettiğimiz…

Devamını oku

Talebenin riâyet etmesi gerekenler

Talebenin riâyet etmesi gerekenler “İnsan, bir anda iki şeyle meşgul olamaz. Çünkü Allahü teâlâ, onda iki kalp yaratmamıştır. Düşünce dağılınca, hakîkatleri idrâk etmek zorlaşır.”   Burhâneddîn Buhârî hazretleri usûl ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimidir. 551 (m. 1156)’de doğdu. 616 (m. 1219) yılında Buhârâ’da vefât etti. Bir dersinde talebelerine buyurdu ki: Talebenin…

Devamını oku

İlk insanlar vahşi değildi

İlk insanlar vahşi değildi Bazı tarihçiler, hiçbir vesikaya dayanmadan, yalnız dinleri inkâr etmek maksadı ile, ilk insanlar vahşi idi, diyorlar!..   Sual: Tarih kitaplarında ilk insanlar, yemesini, giyinmesini, konuşmasını bilmeyen vahşi kimseler olarak tanıtılmaktadır. Gerçekten ilk insanlar, ilkel, vahşi mi idi? Cevap: İlk insanlar, bazı tarihçilerin zannettiği ve İslam dinine…

Devamını oku

İlmi aziz eden, aziz olur

İlmi aziz eden, aziz olur Halife Harun Reşid, İmâm-ı Mâlik hazretlerinden, her gün evine gelip oğulları Emin ile Me’mun’a ders vermesini istedi. Ama o, kabul etmedi. Sebebini de bildirdi. Ve kendisine; “Ey halife! Uygun olanı, çocuklarınızın bizim eve gelmesidir. İlmi aziz eden, kıymet veren, aziz ve kıymetli olur, zelil eden…

Devamını oku