Bir kimse Allah’a inanıyorsa…

Süheyb-i Rumi (radıyallahü anh) Eshabın büyüklerindendir… Efendimizin; “Bir kimse Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsa, bir ananın evlâdını sevmesi gibi Süheyb’i sevsin” hadîs-i şerifiyle metholundu. ● ● ● Ammar bin Yaser (radıyallahü anh), Hazret-i Erkam’ın evinin önündeydi. Hazret-i Süheyb’i gördü. Ve ona sordu ki: “Burada ne yapıyorsun?” Hazret-i Süheyb dedi ki:…

Devamını oku

Süheyb kazandı, kazandı!..

Hazret-i Süheyb (radıyallahü anh), hicret için Mekke’den çıktı. Bin türlü sıkıntılarla Medine’ye vardı. Peygamber Efendimizin mübarek huzurlarına gelince; “Yâ Resulallah! Hicret etmek için yola çıktığımda, müşrikler beni yakaladılar. Onlara bütün servetimi teklif ettim ve bütün malımı vererek kendimi ve ailemi kurtarıp huzurunuza geldim” diye arz etti. Efendimiz dinledi. Ve memnun…

Devamını oku

Efendi hazretleri burada değil ki!

Müştak Kadiri hazretlerinin Erzurum’da konağı ve meyve bahçeleri vardı. Bir zaman İstanbul’a gitti. O sırada Erzurum’daki evinin bahçesinde meyveler olgunlaşmıştı. Bahçıvan bunu gördü. Olgunlaşanları topladı. Ve kendi kendine “Âaah, Müştak Efendi burada olsaydı şu taze meyvelerden ona takdim eder, o da bana bahşiş verirdi” diye düşündü… O anda “bir ses”…

Devamını oku

Bize yabancı gibi bakmayınız!

Nasuhi Efendi, Allah adamlarındandır. Sakız Adası zaferinden sonra dergâhın borçlarını ödemekle meşguldü ki, Sakız’ı fetheden Hüseyin Paşa dergâha geldi. Ve tevazu gösterdi. Saygı ve hürmetle bu büyük veliyi konağına davet etti. Muhammed Nasuhi hazretleri, davetini kabul etti. Konağına varınca Paşa, saygıyla ayağa kalktı. “Buyurunuz” dedi. Hürmetle içeri aldı. İltifatlarda bulundu……

Devamını oku

Allah kerimdir, şifa ihsan eder

Nasuhi Efendi’nin devrinde yaşayan İsa Efendi’nin kızı hastalandı. Hastalık o dereceye ulaştı ki artık ümit kesmişlerdi. İsa Efendi, Nasuhi Efendi’yi çok severdi. Büyüklüğünü bilirdi. Sevdiği birini çağırdı. Ve kendisine “Nasuhi Efendi’ye git, selâmımı söyleyip hâlimi arz et. Ömrümün meyvesi biricik kızımın şifası için dua buyursun” dedi. O da Üsküdar’a gitti.…

Devamını oku

Kızınıza isim koymaya geldik

Allah dostlarından Nasuhi Efendi’nin sevenlerinden birinin bir “kız çocuğu” oldu. Hanımıyla konuşup çocuğun ismini “Fatıma” koymayı düşündüler… Bu sırada Nasuhi Efendi kapıyı çaldı. Ev sahibi çıktı. Hürmetle karşıladı. Ellerini öpüp; “İçeri buyurun” dedi. Nasuhi Efendi içeri girip “Oğlum! Biz, sizin kızınıza isim koymak için geldik” buyurdu. Ev sahibi içeri geçip…

Devamını oku