Siz ilimde bahr-i ummansınız

Seyyid Fehim Efendi (rahmetullahi aleyh), üstadını çok sever, bir an ayrılmak istemezdi yanından.Hep onu düşünürdü.Ve onu hayal ederdi.Tek düşüncesi, teveccühüne kavuşmaktı Onun. Ona olan muhabbetinden kapısının eşiğine yatar, orada sabahlardı bazan…Öyle ki üzerine kar yağar ve vücudu kaybolurdu karların içinde.Bir gün o eşiğe yattı.Seyyid Taha o gece kalktı. Abdest almak…

Devamını oku

Kurtlar kuzularla geziyordu

Seyyid Fehim hazretleri hayattayken herkes huzur içinde yaşıyordu. Vahşi hayvanlar bile yan yana gezerlerdi dağlarda.Kurtlar kuzularla geziyordu.Tilkiler de ayılarla…Hırsızlık olmazdı katiyen.O devirde bir hırsız vardı.O şöyle anlatıyor:“Ben, hırsızların reisiydim.Yardımcılarım da vardı.Bir gün Arvas’a düştü yolum.Baktım, hırsızlığa çok müsait bir yer.Çünkü hayvanlar tek başlarına dağa gidiyor, yine yalnız olarak ahıra dönüyorlardı.Araştırdım…Köyden…

Devamını oku

Ya rüya görüyorum, ya hayal!..

Abdullah adında Arvaslı biri anlatıyor:“Hac için Arvas’tan çıktım bir sene.Mekke’ye vardım.Haccımı eda ettim.O gün bütün paramı kaybettim.Geri dönemiyordum…Dertli dertli dolaşırken yeşil bir bahçe gördüm sokaklar arasında.Ortasında bir de câmi vardı.Kendi kendime ‘Mekke’de böyle yer yoktu. Ya rüya görüyorum ya da hayal’ diye düşünüyordum.O ara biri sordu bana:‘Sen nerelisin?’‘Arvaslıyım.’‘Burayı mı merak…

Devamını oku

Dur, çekme tetiği, anlaşalım!

Gürpınar’da Hacı Ali adında, Seyyid Fehim hazretlerini çok seven biri vardı. Van’dan çıkmış köyüne giderken ıssız bir yerde bir hasmıyla karşılaştı. Adam davrandı tüfeğine. Kötüydü niyeti… Hacı Ali “Dur, çekme tetiği, konuşup anlaşalım. Bu husumet bitsin, barışalım!” diye bağırdı. Ama adam kararlıydı. Peş peşe bastı tetiğe. Fakat o da ne?…

Devamını oku

Anam babam sana feda olsun!

Bera bin Azib (radıyallahü anh) anlatır: “Resulullah Efendimiz; hicretin altıncı senesinde umre yapmak için bin dört yüz sahabiyle Mekke’ye gitti. Müşrikler bırakmadılar. ‘Olmaz!’ dediler. Ve mâni oldular. Bunun üzerine Resulullah Efendimiz; onlarla, ertesi sene umre yapmak için ve üç gün kalmak şartıyla Hudeybiye’de bir andlaşma yaptı. Metin hazırlandı. Ali bin…

Devamını oku

Biz sizi böyle görmek istiyoruz…

Seyyid Fehim Efendi, genç iken bir bayram gününde çok güzel bir elbise giyip çıktı evden. Kendi de çok güzeldi zaten! Şeyhu adında güngörmüş bir zat, onu böyle görünce üzüldü. Ve kendi kendine; “Heyhat! Bir zamanlar Arvas’tan âlimler çıkardı. Şimdiyse güzel gençler çıkıyor, bize ne oldu?” diye mırıldandı. Genç Fehim bunu…

Devamını oku