Nefis üstünlük hülyâsından kurtulmadıkça…

 İnsanın birçok istekleri, bedeninden ve tabîat kanunlarından ileri gelmektedir. İnsan hayatta oldukça, bu isteklerden kurtulamaz. Sıcak olunca, beden serinlemek ister. Soğukta da, ısınmak duygusu hâsıl olur. Bedenin, yaşayabilmek için lâzım olan ihtiyâçları istemesi, kulluğa ters düşmez. Bu istekler, nefsin istekleri değildir, nefisle ilgileri yoktur. Tabiat kanunlarından hâsıl olan istekleri, yasak…

Devamını oku

Sâdıklar ile berâber bulununuz!

Allahü teâlânın sevgisine kavuşmak için çalışana sâlih denir. Bu sevgiye kavuşmuş olana ârif veyâ velî denir. Başkalarının da kavuşmalarına vâsıta olana  mürşid, bunların üçüne de sâdık denir.  İslâmiyete uyan kimseye Müslümân denir. Allahü teâlâ, Müslümânların, birbirlerini sevmelerini, inkâr edenleri de sevmemeyi emretti. Bunun için, Hubb-i fillah yani Allahı sevenleri sevmek…

Devamını oku

Halkın işi gücü, fitne, fesat olunca…

İnsanları sıkıntıya sokmak, belâlara, musibetlere düşürmek, huzurlarını bozmak, fitne çıkarmaktır. Fitne, fesat çıkarmak ise, harâmdır. Haksız yere adam öldürmekten dahâ büyük günâhtır.  Hadîs-i şerîfte; (Fitne, uykudadır. Bunu uyandırana Allah lanet etsin!) buyuruldu.  Fitne çıkarmak, ortalığı karıştırmak, felâkete sebep olmaktır ki, harâmdır, büyük günâhtır. İnsanların rahatını, huzûrunu bozmak da, fitne çıkarmaktır…

Devamını oku

Allahü teâlâyı nasıl bilirsin?

Allahü teâlânın var ve kuvvet, kudret sâhibi olduğunu bilmek için, onun büyüklüğünü ve sıfatlarını öğrenmek lâzımdır. Her şeyden, her mahlûktan Allahü teâlâya giden bir yol vardır. Çünkü her mahlûkun kendisi ve sıfâtları Onun kudretinin eseridir. Bu eserlerin sâhibini bulan uyanık bir kimse, o gizli yolu ve o mânevî bağı görür,…

Devamını oku

Ana-babasına âsî olan mel’ûndur!..

 Allahü teâlânın rızâsı, dînine bağlı olan ana-babanın rızâsında ve gadâbı da, dînine bağlı olan ana-babanın gadâbındadır. Peygamber efendimiz; (Cennet anaların ayağı altındadır) buyurmuştur. Bu hadis-i şerifi, ehl-i sünnet âlimleri; “Cennet, kişiye dînini, îmânını öğreten ananın, babanın rızâsındadır” diye açıklamışlardır.  Allahü teâlâ Mûsâ aleyhisselâma vahyederek; (Yâ Mûsâ! Ana-babasını râzı eden, beni…

Devamını oku

Haram olan emirlerine itâat etmeyiniz!

Ananın, babanın, kadın kocasının ve hiç kimsenin, İslâmiyete uymayan emri dinlenilmez, yapılmaz. Fakat, böyle durumlarda da, anaya, babaya ve herkese, yine tatlı dille söylemeli, hiç kimseyi incitmemeli, kalbini kırmamalıdır. Ana-baba kâfir ise bile, evlâdın, onları kiliseden, meyhâneden, sırtında taşıyarak bile, geri getirmesi lâzımdır. Fakat böyle yerlere götürmesi lâzım değildir. Anaya,…

Devamını oku