Korkudan omurga kemiği eğildi!

Korkudan omurga kemiği eğildi!



Kûfe’de doğup Basra’da vefat eden Süfyan-ı Sevri hazretleri, tebe-i tâbiindendir. Hiç abdestsiz gezmez, “ölüm”den söz olunca korkusundan takatsiz kalırdı! Annesi, buna hamileyken komşunun turşusunun tadına bakmıştı biraz…

Hani bir lokmacık.

Onu ağzına aldı.

Hazret-i Süfyan, karnında ona “ağrı” vererek ikaz etti hemen.

O anda aklı başına geldi.

Komşusuna seslenip;

“Hakkını helâl et” dedi.

Kadın şaşırdı;

“Ne oldu ki?”

“Turşunun tadına baktım.”

“Olsun, ne var bunda.”

“Hayır sen helâl et.”

Kadın “helâl olsun” dedi.

O zaman ağrısı gitti…

● ● ●

Hazret-i Süfyan, henüz gençliğinde sırtı “kambur” olmuştu…

Dostları, merak edip;

“Bu genç yaşta niçin kambur oldunuz efendim?” dediler.

Cevabında;

“Üç hocadan ders aldım. Üçü de derin âlimdi. Ama son nefeslerinde imânsız gitti üçü de. Onları böyle görünce, korkumdan omurga kemiğim eğildi!” dedi.

● ● ●

Bir gün bazı gençler bu zata gelerek “Bizlere nasihatiniz nedir efendim?” dediler.

O gençlere;

“Haram işlemeyin, kalp kırmayın, kendinizi beğenmeyin. Her işinizi ihlâsla yapıp insanlardan bir şey beklemeyin” buyurdu.

Comments are closed.