“Bir gün arkadaşım Zeki’nin hiç sevmediğim iş olan içki içtiğini görünce nevrim biraz değişti!..”
Daha evvel de bahsettiğim Amasya’daki avcılık maceralarımdan sonra arkadaşlarla gruplar hâlinde av sezonundan sonra hemen hemen aynı gruplarla Kızılırmak’a, Kelkit Çayı’na, Yeşilırmak’a yayın balığı avına giderdik. Arkadaşlar çoğu kez ikişer kişi ortaklaşırdı. Ben de dükkânıma yakın bir dükkânda terzilik yapan bir arkadaşla ortak olmuştum.
Grup her cumartesi kararlaştırılan ırmak boylarına gider, çadırlarını kurar, yatacak yerlerini düzeltir, nihayet ellerine olta sepetlerini, yemleri alır ırmak boyuna sıralanır, verim umulan yerlere yemlenen oltaları bağlar, çadıra dönülürdü.
Dönüşte yakalanan balıklar getirilir, içlerinden bizi doyuracak kadar olanları temizlenir, hazırlanan ateşte getirdiğimiz tavada kızartılarak afiyetle yenirdi. Hele yanında bir de Zeki’nin salatası olunca lezzete lezzet katılırdı.
Bir gün arkadaşım Zeki’nin hiç sevmediğim iş olan içki içtiğini görünce nevrim biraz değişti. “Zeki şunu içmesen iyi olur”, dedim.
Hiçbir şey söylemedi. Ne de olsa hürmette kusur etmezdi. O da, ben de hafta arası boştuk. Her ikimiz de dükkânlarda oturur müşteri beklerdik.
Bir gün Zeki bana gelerek:
“Ortak, bir yer öğrendim, ikimiz gidelim” dedi.
Yerini sordum.
“Taşova’dan Sonusa adında (o zaman belediye idi) bir kasabaya otobüsle gidilecek, oradan sonra çantaları sırtlayıp tabanvay olarak ırmağa gidilecek” dedi.
Tamam varım ama bir şartla dedim.
Nedir o?
“İçki içmemeğe söz verirsen” dedim.
Bir şey söylemeden dükkânına gitti. Birçok işler yapmış zamanında. Mesela toptancıymış, en iyi terziymiş ama bunları içki yüzünden maalesef yürütememiş. Şimdiki dükkânında zar zor geçinmeye çalışıyordu, üstelik iki üç çocuğuyla.
Bahçeler içinde salaş denebilecek bir evde otururdu. Ben de aynı mahallede oturduğumdan durumlarını çok iyi biliyorduk. Eşlerimiz komşuluk dolayısı ile görüşürlerdi ve eşim onların durumuna üzülürdü. Bütün bunlara vâkıf olduğum için içkiyi bırakmasını şart koştum.
Ertesi gün geldi ve;
“Ortak, sana söz veriyorum, bu andan itibaren içkiyi bıraktım” dedi. Dedi ama biliyordum ki bu konuda iradesine sahip insan sayısı çok azdır. Ona kuvvetli bir destek gerekmektedir. DEVAMI YARIN