“Rabbinden bizim için şefaat dile!..”

Hak teâlâ bana buyurur ki: “Yâ Muhammed! Şefaat et, kabûl olunur!” 

 

 

 

Hamîdüddîn Râmûşî hazretleri tefsir, hadîs ve fıkıh âlimlerindendir. Buhârâlıdır. 666 (m. 1268) senesinde vefât etti. Zamanının tanınmış âlimlerinden ilim öğrenen Hamîdüddîn Râmûşî, hadîs ilminde hafız (yüz bin hadîs-i şerîfi ezbere bilen) idi. Naklettiği hadislerden biri:

 

Hazreti Enes’in (radıyallahü anh) rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: 

 

(Kıyâmet günü insanlar Arasat’ta toplanır. Bir kısmı diğerinin üzerine dalga vurur, birbirlerine karışırlar. Mahşer halkı hep birden, Âdem aleyhisselâma gelirler, “Rabbinden bizim için şefaat dile!” derler. O, “Ben şefaate izinli değilim. İbrâhim aleyhisselâma gidiniz. O Allahü teâlânın Halîlidir” der. İnsanlar ona gelirler. O da: “Ben şefaate izinli değilim. Mûsâ aleyhisselâma gidiniz. O, Kelimullahtır” der. Ona gelirler: “Ben de şefaat edemem. Îsâ aleyhisselâma gidiniz. O, Rûhullahtır” der. Ona giderler. O da: “Ben şefaate izinli değilim. Muhammed aleyhisselâma gidiniz” der. Mahşer halkı bana gelirler. Ben: “Şefaat ederim” derim. Şefaat etmek için Rabbimden izin isterim, izin verilir. Hak teâlânın bana bildireceği hamdler ile hamd ederim. Sonra yere kapanır, secde ederim. Hak teâlâ bana: “Yâ Muhammed! Şefaat et, kabûl olunur” buyurur. Ben: “Yâ Rabbî! Ümmetime rahmet et, onlara merhamet et” derim.  Sonra bana: “Yâ Muhammed! Var, kalbinde arpa ağırlığında îmânı olanı ateşten çıkar” buyurulur. Ben de gider, kimin kalbinde arpa ağırlığında îmânı varsa, ateşten çıkarır geriye dönerim…

 

Yine o hamdler ile hamd ederim ve secde ederim. Yine bana, “Yâ Muhammed! Söyle, işitilir, iste, verilir. Şefaat et, kabûl olunur” buyurulur. Ben: “Ya Rabbî! Ümmetime rahmet et!” derim. O zaman, “Kalbinde zerre kadar veya hardal danesi kadar îmânı olanları ateşten çıkar” buyurulur. Giderim, kalbinde zerre kadar îmânı olanları ateşten çıkarırım. Yine dönerim, secdeye varır, niyaz ederim. Ve kalbinde zerre kadar îmânı olanları ateşten çıkarırım. Yine döner, secdeye varır, niyaz ederim. “Git, kalbinde hardal danesinden de çok az îmânı olanları da ateşten çıkar” buyurulur. Gider, böyle îmânı olanları da ateşten çıkarırım. Dördüncü defa da Rabbimden, Lâ ilahe illallah diyenlere de şefaat etmemi isterim. Allahü teâlâ: “Onları ateşten çıkarmak senin üzerine değildir. Fakat, İzzetim, Celâlim, Kibriyâm hakkı için onları elbette ateşten, çıkarırım” buyurur.)

 

 

 

Vehbi Tülek’in önceki yazıları…

 

 


Comments are closed.