Evliyânın büyüklerinden Fudayl bin İyâd hazretleri, 187 (m. 803) yılında Mekke’de vefât etti.
Gençlik senelerinde “soygunculuk” yapardı.
Bir gün adamları bir kervanı soydular.
Sonra da yemek için bir yere oturdular.
O ara, kervandan biri gelip, sordu ki:
“Sizin reisiniz kim?”
Dediler ki:
“Reis burada değil.”
“Nerededir peki?”
Ona bir ağacı gösterip;
“Bak, şu ağacın altında namaz kılan biri var ya, işte reisimiz odur” dediler.
Adam şaşırdı;
Sordu hemen:
“O sizinle yemez mi?”
“Hayır, o her gün oruç tutar. Onun için gündüzleri yemek yemez” deyince hayretler içinde ayrılıp Hazret-i Fudayl’ın yanına gitti!
Ve dedi ki:
“Kusura bakmazsanız size bir şey soracağım.”
“Estağfirullah, sor.”
“Bir yanda namaz oruç, bir yanda harâmîlik, anlamadım, bu nasıl oluyor?”
Hazret-i Fudayl;
“Haklısın” dedi.
Ve ardından;
“Doğru söylüyorsun, gerçekten tuhaf. Ama ümitliyim, inşallah bir gün kurtulurum bu işlerden” dedi.
Ve kısa zamanda kurtuldu.
Hattâ, büyük bir “velî” oldu.