Vejetaryene çinko kalkanıyla koruma

Bu sayfadan sürekli kırmızı eti azaltmayı tavsiye ediyoruz, ancak hepten bırakın da demiyoruz. Ölçü olarak sağlık problemi bulunanlar 15 günde bir, diğerleri ise her hafta alabilirler. Çünkü vücudumuzun hastalıklarla savaşan bağışıklık sistemini besleyen çinko, en çok kırmızı ette bulunuyor…

Sevgili okuyucularımız, bu haftadan itibaren sizlere genel vücut sağlığımız için gerekli olan eser elementlerin başında gelen ve çok önemli hayati görevleri olan çinko elementi ve mineralinden bahsetmek istiyorum. Çinko, vücudumuzdaki birçok enzimin ve özellikle de insülin hormonunun yapısında bulunan önemli bir mineraldir. Çoğunlukla kemik ve kaslarda bulunur. Bağırsaklardan emilmesi için pankreasın salgıladığı enzimlere ihtiyaç vardır.

KANSERDEN KORUYOR
Çinko, hücre zarında bulunarak hücreyi oksitleyici ve kanserojen serbest radikallerden korur. Aynı zamanda hücre çoğalması ve büyümesi için gerekli olduğundan her gün belli bir miktarda gıdalarla alınması mecburi olan bir mineraldir. Birçok besinde fazlasıyla bulunan çinko minerali, bağışıklık sisteminde anahtar rolü oynar, kişiyi zinde ve verimli yapar. Beslenmesinde yeterli çinko alamayan çocuklarda sık sık üst solunum yolu enfeksiyonları ve büyüme geriliği olur. Çinko takviyesiyle, enfeksiyonların sıklığı azalır.

Çinko, bol proteinli hayvani ürünlerden alındığında bol lifli bitkisel yiyeceklerden alınmasına göre daha iyi değerlendirilir. Vejetaryenler bu sebeple çinko eksikliğine daha çok maruz kalırlar. Sporcular ve şeker hastaları için de ihtiyaç daha fazladır.

AZI KARAR ÇOĞU ZARAR
Çinko doğru ve zamanında alınırsa vücuda çok yararlıdır. Stresli kişilerin sakin karakterdekilere oranla ihtiyaçları daha fazladır. Çinko ihtiyacı, yeni doğan ve ilk 6 ayda günde 3 mg, 1-10 yaşlarında günde 10 mg, ergenlik çağında günde 15 mg ve hamilelerde günde 20 mg’dır. Gelişmenin hızlı olduğu çocukluk dönemleri, ihtiyacın arttığı hamile ve emzirme dönemindeki anneler ile beslenmelerinde yeterli çinko alamayan yaşlılarda çinko takviyesine ihtiyaç vardır. Sporcular ve şeker hastaları için de ihtiyaç daha fazladır. Çinko takviyeleri, besinlerden uzak olarak alınması gerektiğinden yatmadan önce ve demirden en az 8 saat sonra alınmalıdır. Fazlalığı mide bulantısı, kusma ve ishale, HDL veya iyi kolesterol seviyesinin düşmesine, bağışıklık sisteminin zayıflamasına da sebep olabilir.

ÇİNKONUN İYİ GELDİĞİ HASTALIKLAR
Boy uzamaması, kilo alamama, büyüme geriliği, kronik ishal, bronşit, zatürre, akciğer enfeksiyonları, gözde makuladejeneransı (yaşlılarda), şeker hastalığı, Crohn ve ülseratif kolit hastalığı.

Çinkonun faydaları saymakla bitmez… 
> Bağışıklık sistemini güçlendirir
> Yaraların çabuk iyileşmesini sağlar
> Görme duyusunu güçlendirir
> Soğuk algınlığı ve gribe karşı korur
> Bakterilere ve virüslere karşı mücadele eder
> Akne sivilcelerinin kaybolmasına yardım eder
> Ağır metallerin vücuttan atılımına yardımcı olur
> Cildi güzelleştirir
> El tırnaklarını sertleştirir 
> Saçı kuvvetlendirir 
> Adet ağrılarını hafifletir 
> Kısırlığa karşı faydalıdır
> Zihni kuvvetlendirir 
> Çocukların büyüme ve gelişimi sağlar
> Prostat bezinin ve üreme sisteminin iyi çalışmasını sağlar.

En çok ette bulunuyor
> Sığır ve kuzu eti
> Deniz ürünleri
> Anne sütü
> Tavuk
> Yumurta sarısı 
> Peynir ve diğer süt ürünleri
> Fındık, ceviz, badem, ay çekirdeği
> Karaciğer 
> Kuru fasulye gibi baklagiller
> Mısır
> Brokoli
> Brüksel ve diğer lahanalar
> Arpa, buğday gibi tahıllar ile lifli gıdalar
> Kepekli ekmek, patates.

Kimler RİSK?altında?
> Vejetaryenler
> Uzun süre idrar söktürücü ilaç kullananlar
> Hamilelik ve emzirme dönemindekiler
> Çinko içeren gıdalara az yer verenler
> 65 yaşın üzerindekiler
> Uzun süreli ishali olanlar
> Alkol alanlar
> Bağırsak hastalığı olanlar
> Toprak yiyenler
> Crohn ve ülseratif kolit hastalığı bulunanlar
> Orak hücre anemililer (kansızlık türünde)
> İltihabi romatizma, Wilson sirozu gibi hastalıklarda penisilin tedavisi görenler
> Havale ilacı olarak uzun süre sodyum valproate kullananlar
> Tüberküloz (verem) 
tedavisinde etambutol ilacı kullananlar
> Karaciğer sirozu hastaları
> Kronik böbrek hastalıkları
> Uzun süreli sadece damardan beslenenler
> Şeker hastaları.

OKUYUCULARIMIZA CEVAPLAR

Ayak krampı kalpten mi?

>A.B./SİVAS

> 2006 yılında kalp krizi geçirdim ve anjiyo oldum. Ayaklarıma kramp giriyor, masajla gideriyorum ama canım çıkıyor âdeta. Niçin oluyor, neler tavsiye edersiniz?

CEVAP: Saygıdeğer okuyucumuz, kalp krizinin başlıca sebepleri; kilolu olmak, sigara içmek, sağlıksız ve dengesiz beslenmek, stres ve bir de ailede kalp hastalığı akrabaların bulunmasıdır. Kişi yediğine içtiğine dikkat edip normal bir hareketli hayat sürdürdükten sonra kilo almadığı gibi kalp-damar sağlığı yönünden de çok iyi durumda olur. Kalp krizi geçirdikten sonra tansiyonu normale getirici, aspirin, beta bloker grubu ilaç ile LDL-kolesterolü 100 mg’nin altında tutucu statin grubu ilaçlara hekim kontrolünde devam etmeli, şikâyetiniz olmasa bile en az 2 ayda bir kontrollere gitmelisiniz.

Astımlılar genelde sağlıklı bebek doğurur

> M.E.

Eşim astım bronşit hastası ve hamile, ilaç kullanmak zorunda kalıyor bunun doğacak çocuğumuza ne gibi zararları olur?

> CEVAP: Kıymetli okurum, gebelik, anne adayına yük olduğu için astım nöbetlerinde de sıklaşma olur. Basit bir soğuk algınlığı nefes darlığı ataklarını daha da kötüleştirir. Bundan dolayı astımlılar, temiz havalı açık mekânlarda fazla bulunmalı, kapalı mekanları ise sık sık havalandırmalı, toz biriktirici yünlü halı gibi eşyalardan uzak durmalı. İlk önce sebepler ortadan kaldırılmalı. Göğüs hastalıkları uzmanı meslektaşlarımızın da tavsiyelerini alarak gerek inhaler (fısfıs) ve gerekse ağızdan tedavi planlandığı takdirde hem anne hem de karnındaki bebek açısından herhangi bir mahsur olmaz. Astımlı hamileler çoğu zaman sağlıklı bebek dünyaya getirirler, üzmeyin kendinizi lütfen! Hekim takibini ihmal etmeyin yeter.

Oğlumun aniden saçları döküldü!
> Mehmet Yüksel

15 yaşındaki oğlumun 7 yaşında saçları döküldü. İştahsız ve demir eksikliği var. Herkes kötü hastalık sanıyor. Acil yardım!

CEVAP: Sayın Yüksel. bahsettiğiniz hastalığın sebebi kati olarak bilinmemekte, ani ve aşırı stres oluşturabilen durumların zemin hazırladığı düşünülmektedir. Bu durum aylar veya yıllar boyu böyle devam edebilir. Maalesef kesin tedavisi yoktur. Bazen yavaş olarak kendiliğinden iyileşebilir. Kortizon enjekte edilmesi, saçların çıkışını hızlandırabilir ama bazı yan etkileri vardır. Yine de demir eksikliğine bağlı kansızlık ve bu haftaki konumuz olan çinko yönünden araştırma yapılıp ağızdan takviye yapılmalı. Bulunduğu mekân temiz havalı olsun, bol sebze, salata ve yeşillik, balık ile mevsim meyvelerinin her çeşidinden günde en fazla 1 tane yiyerek moral yönünden de desteklenirse Allah’ın izniyle şifa bulacaktır.

Ayakta dururken belim ağrıyor
>Hasan Kocabey

Bazen ayakta dururken belim ağrıyor, yürüyünce, oturunca, yatınca olmuyor niçin oluyor, neler tavsiye edersiniz?

CEVAP: Hasan Bey, anlattığınız durum herhangi bir iltihabi romatizmal rahatsızlıktan ziyade mekanik olarak omurgaya binen yükün artması, bel adalelerinin spazmı ve kireçlenme kaynaklı olduğunu akla getirmekte. İdealin üzerinde kilonuz varsa, sağlıklı ve dengeli beslenme ile düzenli ve devamlı egzersiz yaparak zayıflayın. Ayakta mümkün olduğu kadar hareketsiz durmayın, ofis ortamlarında çalışıyorsanız her 30 dakikada bir masadan kalkıp 1 tur atıp masa başı işinize dönerek bel adalelerinizi güçlendirin. Belinizi ve sırtınızı da daima dik tutun, o şekilde yürümeyi ve oturmayı alışkanlık hâline getirin. Çekilecek Lumbosakral grafi denilen bel röntgeni ile kemik yapınızın durumu belirlenerek, hekiminizin uygun göreceği egzersiz ve ilaçlar ile oldukça rahatlarsınız.

e-mail: aile.doktoru@tg.com.tr

 

Comments are closed.