Edep, haddini bilmektir!

Tâbiîn’den olup, Irak’ta yetişen Bekr bin Abdullah Müzenî hazretleri hadîs âlimlerindendir.

 

Dünyâya rağbet etmezdi.

 

Allah dostlarını severdi.

 

Sohbetlerinde;

 

“İyi amellerimin içinde en kıymetlisi olarak Allah adamlarına olan sevgimi biliyorum” buyururdu.

 

● ● ●

 

Bir gün yanına bir genç geldi.

 

Nasîhat istedi.

 

O gence bakıp;

 

“Evlâdım! Bir kimseden sana bir sıkıntı gelirse, bil ki, işlediğin bir günâhından dolayıdır, hemen tövbe et” buyurdu.

 

Ve ilâve etti:

 

“Eğer bir iyilik görürsen, bu da iyi bir amelinin netîcesidir, Rabbine şükret.”

 

● ● ●

 

Bir gün de bir delikanlı gelip; “Dînimizde edep nedir efendim?” diye sordu.

 

Büyük zât;

 

“Edep, haddini bilmektir, yâni İslâm’ın çizdiği hudûda riâyet etmektir. Allahü teâlânın emir ve yasaklarına riâyet etmekten daha kıymetli ‘edep’ olamaz” buyurdu.

 

● ● ●

 

Bir gün de bâzı dostları;

 

“Efendim dünyâda en güzel şey nedir?” diye sordular.

 

Büyük zât cevâben;

 

“Bu dünyâda en güzel şey, bu dünyâya düşkün olmamaktır” buyurdu.

 

Bu defâ;

 

“En kötü şey nedir?” dediklerinde;

 

“Dünyâya düşkün olmaktır” buyurdu.


Comments are closed.