Allahü teâlânın, hiçbir ayıbı ve kusuru yoktur

Allahü teâlânın, hiçbir ayıbı ve kusuru yoktur



Yüce Rabbimize karşı edep ve nezaketimizden biri de, Onu bütün ayıp ve kusurlardan tenzih etmektir, temizlemektir.

 

 

Edep ve nezaket medeniyeti -12-

Allahü teâlâ, kendisini tesbîh edenleri çok sever. Yüce Rabbimize karşı edep ve nezaketimizden biri de, Onu bütün ayıp ve kusurlardan tenzih etmektir, temizlemektir. Onun hiçbir fiilinde, yaptığı ve yarattığı hiçbir işinde bir noksanlık yoktur. Bütün kusurlardan berîdir, uzaktır. İşte buna, Onu (tesbîh) etmek denir. Böyle olduğunu söylemek ve buna kalben inanmak, imanımızın gereğidir. Rabbimizin kusurlu ve noksan olduğunu düşünmek ve böyle zannetmek, dinden, imandan çıkmaya sebep olur. Sevgili Peygamberimiz “sallallahü aleyhi vessellem” 

(İki kelime vardır. Söylemesi çok kolaydır. Terazide çok ağır gelirler. Allahü teâlâ, bu iki kelimeyi çok sever. Sübhânallahi ve bi-hamdihî, sübhânallahil-azîm) buyurdu. Çok kısa olduğu için, bunu söylemenin çok kolay olduğu meydandadır. Fakat, terazide çok ağır olmaları ve Allahü teâlâya çok sevgili olmaları şöyledir ki, birinci kelimesi, Allahü teâlâyı, Ona yakışmayan her şeyden ve mahlukların alâmetlerinden ve yok olmaktan tenzîh ve takdîs etmektedir. Uzaklaştırmaktadır. Son kelimesi, bütün kemâl sıfatlarının ve güzel şü’ûnların/hâllerin Onda bulunduğunu bildirmektedir. Üstünlükler ve ihsanlar sâhibi olduğu gösterilmektedir.

(Sübhânallahi ve bi-hamdihî) güzel kelimesi, bu iki şeyi açıkça bildirmektedir. Hak teâlânın tenzîhini ve takdîsini, yani Ona yakışmayan aşağılıklardan ve kötülüklerden uzak olduğunu çok güzel bildirmektedir. Bu güzel kelime, şükür yapmayı, hamd etmekle bildirmektedir. Çünkü hamd, her şükrün başıdır. Hak teâlânın güzel sıfatlarına ve işlerine ve bütün nimetlerine ve büyük ihsânlarına hamd kelimesi ile şükredilmektedir. Bunun içindir ki, hadîs-i şerîfte; 

(Bir kimse, bu güzel kelimeyi gündüz veya gece, yüz kerre söylerse, o gün veya o gece, hiç kimse onun kadar sevap kazanamaz. Ancak onun gibi söyleyen kazanır) buyuruldu. 

O hâlde, bu güzel kelimeyi her gün ve her gece yüz kerre okumalıyız!

İnsanları, iyi işler yapmaya, ancak Allahü teâlâ kavuşturur. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdu ki: 

(Cennette ağaç yoktur. Oraya çok ağaç dikiniz!) “Oraya ağacı nasıl dikelim?” dediklerinde, (Tesbîh, tahmîd, temcîd ve tehlîl okuyarak) buyurdu. Yani, (Sübhânallahi vel-hamdü lillahi ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber) diyerek Cennete ağaç dikiniz buyurdu.

Bir hadîs-i şerîfte de, (Bir kimse, Sübhânallahil-azîm ve bi-hamdihî derse, onun için Cennette bir ağaç fidanı dikilir) buyuruldu.