Huzur-u ilâhiye nasıl varırım?

Huzur-u ilâhiye nasıl varırım? Tabiinden olup Mekke’de yaşayan Utbet-ül Gulam hazretleri, Allah adamlarındandır. Bir sevdiği anlatır: Utbet-ül-Gulam, beni daima ziyaret ederdi. Bir gece yanımda kaldı. Seher vakti uyandım. Baktım, ağlıyordu! Bir şey söylemedim. Nihayet sabah oldu. Merakla yanına gidip; “Bu gece beni çok korkuttun! Niçin öyle ağladın?” dedim. Cevaben; “Günahım…

Devamını oku

Besmelenin fazileti hakkında…

Besmelenin fazileti hakkında… Bir kimse Besmele-i şerîfeyi yerli yerince okusa, Allahü teâlâyı bütün isimleri ile zikretmiş gibi olur.    Ali bin Yûsuf el-Kıftî hazretleri Şafiî âlimlerindendir. 568 (m. 1172)’de Mısır’ın Kıft kasabasında doğdu. 646 (m. 1248)’de Haleb’de vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki: Besmele-i şerîfe hakkında birçok faziletler vardır. Lisanlar…

Devamını oku

Çocuğunu seven onunla ilgilensin!..

Çocuğunu seven onunla ilgilensin!.. Bir babanın evladına yapacağı en büyük iyilik onu dinsiz, ahlâksız ve kötü arkadaşlardan uzaklaştırmasıdır. Bütün kötülüklerin başı, fena ve kötü arkadaştır.   Bizler, Anne-babalar olarak, millet olarak evlatlarımıza sahip çıkmazsak emanete hıyanet etmiş oluruz. Bunun cezasını dünyada da, ahirette de çekeriz… Çocuklara iman, Kur’an-ı kerim ve Allahü tealanın…

Devamını oku

Zekâtı verilen mal, temizlenmiştir

Zekâtı verilen mal, temizlenmiştir Zekâtı verilmiş olan mal, ne kadar zaman saklanırsa saklansın, sahibine zarar vermez.   Sual: Din adamı geçinen bazı kimseler, “zekâtı verilen malı, parayı elinde tutmak, saklamak da çok büyük günahtır” diyorlar. Bunların bu sözlerinin aslı var mıdır? Cevap: Zekâtı verilmiş olan mal, ne kadar zaman saklanırsa saklansın,…

Devamını oku

İnsan kanı âdeta sel olmuştu!..

İnsan kanı âdeta sel olmuştu!.. Eshab-ı kiramdan Hazret-i Huzeyfe (radıyallahü anh) anlatıyor: Yermük Harbi, kavurucu sıcak bir günde yapılmış, insan kanı, bir “sel” olup akmıştı. Yaralanan gaziler, kan kaybı ve susuzluktan ölüyorlardı. Ben de yaralıydım… Mataramı yokladım. Birkaç yudum su vardı. Onu, amcaoğluna içirmeyi düşündüm. Bir “kan seli” içinde yatan yaralıları dolaşıp…

Devamını oku

“Sana her şey serbest!..”

“Sana her şey serbest!..” Ne ağrım var ne sızım. Tek derdim zayıflık. Doktor dedi ki: “Ne yersen ye, sana her şey serbest!”   Memuriyet arkadaşım Mehmet Bey, bir seksen boyunda, yüz yirmi kilo ağırlığında, izbandut gibi bir cüsseye sahipti. Bir restorana filan gittiğimizde hem duble sipariş verirdi hem masada garnitür…

Devamını oku