Emr-i mâruf yapmak için âlim olmak gerekmez!..

Hüseyin Hilmi Işık “kuddîse sirrûh” buyurdu ki: “Bugün, en büyük emr-i mâruf nedir biliyor musunuz? Ehl-i sünnet âlimlerinin bir kitabını vermektir.”       Dinimizin emir ve yasaklarını bildirmeye emr-i bil mâruf ve nehy-i anil münker denir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:   (İçinizde, hayra çağıran, mârufu emreden ve münkeri nehyeden bir topluluk bulunsun.…

Devamını oku

“Ateş, hâlis mümine zarar veremez!”

Büyük velî Muînüddîn-i Çeştî hazretlerinin zamânında Bağdat’ta “yedi kişi” vardı ki, ateşe tapıyorlardı.   Açlık ve susuzluk çekerek sonunda “istidraca” kavuştular.   Fakat câhil halk bunları “evliyâ” zannederlerdi.   Bunlar, Muînüddîn-i Çeştî hazretlerini işitip, görüşmek istediler. Fakat onu görünce büyük bir dehşete kapıldılar!   Sonra bir titreme aldı bedenlerini!.   Mübârek zât onlara; “Sizler, Allah…

Devamını oku

Her iş, Allahü teâlânın dilemesi ile olur…

“Dünyâya âit olsun, âhırete âit olsun, bütün işlerinde Allahü teâlâdan başka hiçbir şeye iltifât etme!”       Abdülkâdir Deştûtî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 931 (m. 1524) senesinde Mısır’da vefât etti… İmâm-ı Şa’rânî’nin (radıyallahü anh) naklettiğine göre, Emîr Yûsuf bin Ebî Esba’ şöyle anlatır: Sultan Kaytbay, Fırat Nehri’ne doğru bir sefer yapmak istemişti.…

Devamını oku

Namaz, kalbi hasta olmaktan korur

İnanmak ve inanmamak, muhabbet yani sevgi ve düşmanlık kalbde yani gönülde olur.       Sual: Bazı kimselere, Müslüman olduklarını söyledikleri hâlde namaz kılmak kendilerine ağır gelmektedir. Bunun sebebi ne olabilir?   Cevap: İnsanda iki türlü kalb vardır. Birisi, herkes tarafından bilinen göğsümüzdeki et parçasıdır ki buna yürek denir. İkincisi ise,…

Devamını oku

Herkes Rabbini sevdiğini iddia eder; ancak!..

Sevgi tanımakla olur. Tanımak ne kadar çok ise, sevgi de o kadar çok olur. Rabbini bilen elbette onu sever. Kendini seven O’nu yaratanı sevmemesi düşünülemez…           Ahirette en çok mesut olanlar, Allahü teâlâyı en çok sevenlerdir. Ahiret demek, Allahü teâlâya kavuşmak saadetine ermek demektir. Uzunca bir hasretten…

Devamını oku

Teganni ederek ezan okumak

Elhan ederek, yani mûsiki perdelerine uyarak okuyan kimse, ezan okumaya ehil değildir!       Sual: Ezanı ve Kur’ânı, mutlaka belli bir makamla okumak lazımdır diyenler oluyor. Gerçekten ezanı ve Kur’ânı bu şekilde mi okumalıdır?   Cevap: Konu ile alakalı olarak Berîkada deniyor ki:   Namaz vakitlerini bilmeyen ve teganni, elhan…

Devamını oku